ÇİRMEN SAVAŞI
Alparslan AKÇA
Osmanlı, Anadolu’nun küçük bir bölgesinde beylik olarak kurulduğu günden yarım asır sonra büyük bir devlet olmuştu. Anadolu’daki Bizans topraklarının büyük çoğunluğunu ele geçiren Osmanlılar, 1345-46 yıllarında Avrupa kıtasına geçtiler. Çok kısa zamanda Gelibolu, Tekirdağ, Dimetoka ve Edirne’yi alarak Avrupa’da da toprak ve söz sahibi olan Osmanlı, Trakya’da ilerliyordu. O esnada Balkanların en güçlü ülkesi olan Sırp Krallığı da zayıflamış, Sırplarda büyüklü küçüklü bölünmeler başlamıştı.
Asırlarca yeryüzünde nizam ve adaleti tesis edecek; kılıç ve adaletiyle yazacak olduğu şanlı tarihine nice fetih ve zaferler sığdıracak olan Osmanlı Devleti, Trakya’dan Balkanlara ilerliyor; Edirne’den sonra Filibe ve Gümülcine’yi de fethederek Bulgaristan içlerine doğru yürüyordu.
Sadece Bulgarlar değil Bizans, Sırbistan, Bosna ve Macaristan da tedirgindi. Balkanlardaki Müslüman Türk varlığı herkesi rahatsız etmişti.
Papanın teşviki ve teklifiyle Macar kralının önderliğinde; Bulgar, Sırp, Eflak ve Bosna kuvvetleri hem Osmanlı’yı durdurmak hem de kaybedilen Balkan topraklarını geri almak için ittifak ettiler. Edirne yakınlarındaki Çirmen mevkiinde Osmanlı birlikleriyle karşı karşıya gelen bu müttefik kuvvetler ağır bir yenilgiye uğradı (Sırp Sındığı - 1364).
Osmanlı, bu zaferle Balkan yürüyüşünü ve ilerleyişini hızlandırdı. Bu kez Makedonya Sırp Kralı Vukaşin, kardeşiyle birlikte kalabalık bir kuvvet toplayarak Osmanlı üzerine yürüdü. Meriç Nehri kenarında büyük bir savaş yaşandı ve Osmanlı, Çirmen’de Sırpları ikinci kez bozguna uğrattı (1371).
Bazı kaynaklar, Sırp Sındığı olarak bir savaş kaydediyorsa da katılan müttefik kuvvetlerin farklılığından yola çıkılarak Sırp Sındığı ve Çirmen Savaşı olarak genel kabul üst üste iki farklı savaş ve zafer olduğu yönündedir.
Çirmen Savaşı, Balkanlardaki varlığını sağlamlaştıran Osmanlı’ya Batı Trakya ve Makedonya yollarını da açmış oldu. Makedonya, bütünüyle Osmanlı hâkimiyetine girdi. Meriç’in kontrolünü ele geçiren Osmanlı’nın kuvvet ve toprak alanının genişlemesinde, fetihlerin ve zaferlerin artmasında; Sırpların, Bulgarların ve Bizans’ın Osmanlı hâkimiyetini kabul etmesinde; Bosna, Bulgaristan ve Yunanistan özelinde Müslüman nüfusunun ve Türk yerleşkesinin Balkanlar üzerinde yayılmasında kırılma noktası olarak Çirmen Savaşı’nın rolü büyüktür.