Makale

Kulluk Bilincinin Oluşmasında Bir adım olarak KUR’AN KURSLARI

Kulluk Bilincinin Oluşmasında
Bir adım olarak KUR’AN KURSLARI
Sema Çelem
Ganime Cebeci Kız Kur’an Kursu Öğreticisi/Keçiören

Siz hiç Kur’an öğretmeni olmayı düşündünüz mü? Ben düşünmemiştim, ta ki sevgili babamın yönlendirmesiyle, ortaokulu bitirmemin ardından gittiğim Kur’an kursunun ilk gününe kadar.

O gün gördüğüm manzara bana öylesine cazip gelmiş olmalı ki, ”ben mutlaka Kur’an Kursu öğreticisi olmalıyım” dedim ve böylesine büyük bir nimete ulaşmanın şükrüyle bugünlere geldim.

Yurdumuzun her köşesinde halkımızın talebi ve Diyanet İşleri Başkanlığımızın gayretleri ile açılan yaygın eğitim kurumlarıdır Kur’an kursları. Hayatımıza katkısı birçok insan tarafından bilinmez ama, bir kere yolunuz düşerse bir daha bırakmak istemeyeceğiniz güzellikler gizler içinde.

Kur’an-ı Kerim’i en güzel ve doğru şekilde okumayı, Yüce Kitabımızda Rabbimizden bize ulaşan mesajları anlamayı, dinî bilgilerimizi sağlam kaynaklardan öğrenip uygulamaya geçilmesini hedefler kurslarımızın müfredatı. Bu hizmeti fem-i muhsin tabir edilen, işinin uzmanı öğreticilerle halkımıza ulaştırır.

Fizikî şartları son yıllarda hızla düzelen Kur’an kurslarına girdiğinizde, sıkıntılarınızı dağıtan, dünyevî kaygılardan birkaç saat te olsa uzaklaşmanızı temin ederek, sizi dinlendiren bir hava ile karşılaşırsınız. İçeride bulunanların yüzlerinde Kur’an-ı Kerim’le meşgul olmanın verdiği huzuru görürsünüz. Her yaş grubundan insanımız öğrenci olmanın verdiği tatlı heyecanla, yüreklerinin üzerine bastırdıkları Yüce Kitab’ı daha güzel okuyabilmenin yarışındadırlar âdeta. Öyle güzeldir ki, gençlik yıllarında rehber, ilerlemiş yaşlarda sizi hiç yalnız bırakmayacak bir dost olan bu en güzel kitapla tanışmak.

O güne kadar belki hiç duymadığınız veya “kulaktan dolma” tabiriyle, büyük bir kısmı da yalnış öğrenilmiş, pek çok dinî bilgi sahih kaynaklardan aktarılır öğrenciye... Daha önce gözden kaçmış ya da hafızanın bir köşesinde unutularak hayata aktarılmamış, yaşandığı zaman bizi diriltecek ayet ve hadisler çıkar karşımıza. İnanç esasları, kulluk bilinci ve ibadetlerimiz, bizi en güzel ahlâka sahip kılacak örneklerle harmanlanarak ikram edilir Kur’an Kurslarımızda. Peygamber Efendimiz (s.a.s.) ve onun sünnetiyle buluşup daha iyi anlarız Kitabımızı.

Her yaştan öğrenci dedik ya, gençlerimiz daha bir emindir kendinden, çünkü ”taşa yazılmış” gibi kalıcıdır onlar için öğrendikleri. Ve ”Hiçbir gölgenin olmadığı günde Allah’ın arşının gölgesinde gölgelenecek yedi grup insandan bir grubu onlardır; Allah’a ibadetle yetişen genç...”

Yetişkinler biraz telâşlı, biraz ağlamaklı gelirler kayıt dönemlerinde. Geç kalmışlığın hüznü vardır gönüllerinde. Ama bizce ”öğrenmenin yaşı yoktur” ve onlar aradaki açığı gayretleriyle öylesine çabuk kapatırlar. Eğitim-öğretim dönemimiz olan otuz iki haftanın sonunda bu sefer gözyaşları ayrılmanın acısıyla akar. Dillerde hep aynı temennî ve duayla” seneye tekrar gelmek istiyorum, olur değil mi?” sorusuyla giderler gönüllerini geride bırakarak. Artık daha güvenli ve rahattırlar hayata karşı. Sevgili Peygamberimizin ”Sizin en hayırlınız Kur’an-ı öğrenen ve öğreteninizdir” müjdesi içine girmenin ilk adımlarını atmış, bildiklerini davranışlarına aktarmaya, bilmediklerini öğrenmeye gayret gösterecekleri bir amacın içinde ”beşikten mezara” öğrenmenin devam ettiğini hatırlamışlardır.

Kur’an hafızları da kurslarımızda yetişir. İleride bu hizmet ve hayır yarışının bayrağını onlar taşıyıp, insanımızı Kur’an’la buluşturmaya onlar devam edeceklerdir. Allah’ın izniyle. ”Yürüyen Kur’an ” olmanın hazzını ve mesuliyetini idrak içindedirler. ”Ahlâkı Kur’an ahlâkıdır” diye tavsif edilen Yüce Peygamberin (s.a.s.) varisi olmaya adaydırlar. En yakın çevrelerinden başlayarak ulaşabildikleri herkese Kur’an-ı anlatma arzusuyla doludurlar. Ne mutlu onlara ki dünyada ve ahirette afiyette olmanın anahtarı ulaşmıştır kendilerine.

Kur’an kursları, eğitimin yaz kış devam ettiği kurumlardır. Yaz öğrencileri ilköğretimin ikinci kademesindeki çocuklarımızdan oluşur. Onlar ayrı bir önem arzeder bizim için. Her yaz başında bir telâş kaplar yüreğimizi. “Belki de bir daha bu fırsatı bulamayacak yavrularımıza nasıl anlatabiliriz bunca güzelliği, onların dilinden” der ve bu noktada yoğunlaşırız.

Bana göre, Kur’an kursları bu memleketi paylaşan bütün insanlar için ilâhî bir lütuftur. Birleştirici, bütünleştirici, ”üstünlüğün takva ile olduğunu” hatırlatan hiçbir insanın dil, ırk gibi özellikleri ile diğerinden üstün olamayacağını gösteren bir kurum olması, oralara yolu düşen insanların birbirlerine sımsıkı sarılmalarını sağlar. Güzel anıları olur, derslerde aynı sıraları paylaşan Kur’an kursu arkadaşlarının. Dostlukları kurs dışında da devam eder.

Rabbimden dileğim odur ki, bizi bu güzelliklerden mahrum etmesin. Hepimize son nefesimize kadar Kur’an okumayı, anlamayı, öğretmeyi nasip etsin. Ahirette de rızası ve mağfireti ile haşretsin.


“Kur’an kursları, eğitimin
yaz kış devam ettiği kurumlardır.
Yaz öğrencileri ilköğretimin ikinci
kademesindeki çocuklarımızdan
oluşur. Onlar ayrı bir önem arzeder bizim için. Her yaz başında bir
telâş kaplar yüreğimizi. “Belki de
bir daha bu fırsatı bulamayacak
yavrularımıza nasıl anlatabiliriz
bunca güzelliği, onların dilinden”
der ve bu noktada
yoğunlaşırız.”