Makale

OSMANLI’DA KIZ MESLEK OKULLARI

OSMANLI’DA
KIZ MESLEK OKULLARI

Nermin TAYLAN

Bilindiği üzere Osmanlı’da kız çocukları, maddi durumu iyi olan ailelerin kızlarına özel dersler aldırmalarını sayacak olmazsak, sıbyan mektebi dışında yüksek eğitim almazlardı. Ancak Tanzimat ile birlikte kızlara ortaöğretim imkânı ilk defa sağlanmış ve ilk kız rüştiyesi 6 Ocak 1859 tarihinde İstanbul’un Sultanahmet semtinde açılmıştır. Bunun yanı sıra pek çok konuda olduğu gibi Osmanlı Batı’dan etkilenerek ve Fransa’nın 1867 tarihinde yürürlüğe girmiş olan Duruy Kanunu’dan yararlanarak 1869 tarihinde hazırlanan Maarif-i Umumiye Nizamnâmesi ile kızlar için öğretmen okulu açılması ve rüştiyelerin sayılarının bazı esaslara bağlı kalarak artırılmasını kararlaştırmıştır. Bizzat devlet eliyle yapılan bu düzenlemede kadınların kültürel anlamda geliştirilmesine çalışılmıştır. Rüştiyelerin ilk açıldığı dönemde İstanbul dışına da çıkarılması planlansa da bu imkân Sultan II. Abdülhamid tahta çıkana kadar gerçekleşememiştir.

Sultan II. Abdülhamid, 1876 yılında Osmanlı’nın en buhranlı dönemlerinden birinde tahta oturmuş ve henüz padişahlığının ilk yıllarında ülke çapında müthiş bir okullaşma projesi başlatmıştır. Eğitimin yalnızca İstanbul ağırlıklı olmaması gerektiğine inanan müşfik padişah ülkenin hemen her köşesine çeşitli isimler ve farklı amaçlarla okullar açmıştır. Ülke çapında okullaşma hareketi öyle hızlı olmuştur ki kız ve erkek öğrenci sayısında müthiş bir artış yaşanmıştır. Mezkûr okulların en başta gelenleri hiç şüphesiz rüştiyeler olmuş, gerek resmî gerekse özel rüştiyelerin sayısı artarken kız öğrenci sayıları da önceki yıllara göre ziyadesiyle fazlalaşmıştır. Okullara kızlara özgü dersler konularak onların hem iyi bir ev yöneticisi hem iyi bir eş ve anne olmaları amaçlanmıştır. Bunun yanı sıra iş hayatına atılırlarsa zorluk yaşamamaları için bu doğrultuda çaba harcanmıştır. Kız okullarının ders programlarında din bilgisi, ahlak, nafia bilgisi, Osmanlıca, hesap, sülüs ve rika, Arapça, Farsça, imla, tarih, coğrafya, hıyâtet (terzilik) ve nakış gibi dersler bulunmaktaydı.

Ders müfredatı zaman zaman değişikliğe uğrasa da kız rüştiyeleri genellikle İstanbul çevresinde yoğunlaşmış, kadın öğretmenlerin rüştiyelerde çalışması sağlanmıştır. Böylece kadınlar Osmanlı’da iş hayatına daha evvel özel teşebbüslerde yer almalarının haricinde devlet kademesinde de yer almaya başlamış ve Batı’dan farklı bir şekilde iş dünyasına öğretmen olarak girmiştir.

Hemen Meşrutiyet öncesinde, yani 1906-1907 yıllarında İstanbul’da 16 kız, 25 erkek, 16 karma olmak üzere toplam 57 rüştiye bulunmaktaydı. İstanbul dışında ise 69 kız, 380 erkek ve 9 karma rüştiye olduğunu resmî kayıtlardan görmekteyiz. Sultan II. Abdülhamid dönemine gelinceye kadar, İstanbul’da sadece 9 kız rüştiyesi varken, II. Abdülhamid’in 33 yıllık yönetiminde 76 yeni okul açılarak bu sayının 85’e yükselmesi Sultan II. Abdülhamid’in eğitim politikasındaki rolünün büyüklüğünü ve eğitime ne denli gönül verdiğini net bir şekilde ortaya çıkarmaktadır.

Bunun haricinde inas rüştiyeleri kurulmuş; kızları üretime katma amacıyla projeler üretilmiş ve bizzat padişahın emriyle kız sanayi mektebi açılmıştır.

İdadiler

Kızlar için ilk idadi yani lise seviyesindeki okul yine Sultan II. Abdülhamid döneminde 13 Mart 1880 tarihinde açılmıştır. Meşrutiyetin ilanında ülkede hâlâ bir kız idadisinin olmadığını gören Sultan II. Abdülhamid Meclis-i Mebusan reisi Ahmet Rıza Bey’in kendisine sunduğu teklifi kabul ederek Kandilli’de bulunan büyük halası Adile Sultan’ın Sarayını bu okul için bağışlamıştır. Açılan lisenin ders programıyla liseli kızların fen, sosyal, matematik dersleriyle birlikte, hayatta kullanabilecekleri dikiş, nakış, yemek, sağlık ve çocuk eğitimi bilgileriyle de donatıldıkları görülmektedir. Müfredatta bu okulda okuyacak olan kızların beden ve ruh sağlığı da ihmal edilmemiş, beden eğitimi ve müzik derslerine de yer verilmiştir.

Resmî kayıtlara göre 1906-1907 yılları arasında Manastır’da 1 özel kız idadisi, İstanbul’da ise karma eğitim veren toplam 3 idadi bulunmaktaydı. Bu kayıtlar bizlere Abdülhamid döneminde kızların lise seviyesinde eğitim aldığını göstermekle birlikte aynı tarihte gayrimüslimlerin 12, yabancıların ise 17 idadisinin olması, bahsi geçen sayının yetersizliğini de ifade eder.

Mesleki eğitim

Tanzimat döneminde eğitim ve sağlık alanında başlayan kızlar için mesleki eğitim dersleri Sultan II. Abdülhamid döneminde yoğunluk kazanmış, bunlara ek olarak da kızlar için sanayi dallarında eğitim kurumları açılmıştır.

Sağlık alanında kadınlara gereken bilgilendirmenin yapılabilmesi ve toplu olarak eğitilmesi için ilk olarak 1842 yılında Tıbbiye Mektebi Hekimbaşı tarafından ebelik kursları açılması adına hükümete bir tahrir verilmiş ve tahririn kabulünden birkaç ay sonra 1843 yılında kadınlar Tıbbiye Mektebi’nde ebelik eğitimine başlamışlardır. Müslüman kızların ilk defa erkek hocalardan ders aldıkları ebelik kursları, 1845 yılında ilk mezunlarını vermiş ve bu kızlar padişah huzurunda diplomalarını almışlardır.

İlk açıldığı yıllarda daha çok Hristiyan kızların ilgi gösterdiği ebelik kurslarına Sultan II. Abdülhamid döneminde Müslüman kızların ilgisi artmış ve öğrenci sayısı seneden seneye ziyadeleşmiştir. 1905 yılında askerî ve mülki tıbbiyeler Haydarpaşa’ya nakledilince boş kalan binada, Kadırga Velâdetnâmesi adı altında Sultan II. Abdülhamid’in emri ile müstakil bir ebe mektebi ve bir de serîriyyâtı (klinik) açılmıştır. Hâsılı ebe mektebi mezunları Osmanlı İmparatorluğu’nda mesleki eğitim gören ilk hanımlardır.

Kız sanayi mektepleri

Kız sanayi mektepleri ülkenin her anlamda zor durumda olduğu bir hengâmda hanımların el becerilerini geliştirmek ve bunlardan ekonomik kazanç elde etmek için açılan mekteplerdir. Ders programlarında nakış eğitimi bulunan rüştiyelerin açılış tarihi olan 1859 yılı hanımlara teknik eğitim verilmesinin başlangıcı olarak kabul edilse de Mithat Paşa’nın ordunun dikim ihtiyacını karşılamak üzere öksüz kızlar için açtırdığı ıslahhanenin 1864 olan tarihi bunun için daha doğru bir tarih olacaktır. Islahhanenin ardından Tophane Nezareti tarafından Yedikule’de “dikimhane” niteliğinde bir kız sanayi mektebi kurulup daha sonra Ticaret Nezareti’ne bağlanmış ancak 1884 yılında çeşitli sebeplerle kapanmıştır.

Meşrutiyetin ilân edildiği tarihte ülkede mevcut olan üç kız sanayi mektebi şunlardır: Leylî ve Neharî Kız Sanayi Mektebi (1881-82), Dersaadet Neharî Kız Sanayi Mektebi (1882-83), Üsküdar Kız Sanayi Mektebi (1884-85).

17 Mayıs 1884 tarihli nizamnâmeye göre kız sanayi mekteplerinin öğrenim süresi iptidai sınıflarıyla birlikte 5 yıldı. Okulda nakış, piyano, modistre, kanaviçe, dival, resim gibi dersler okutulduğu eldeki mevcut kaynaklardan ispatlanmakla birlikte dersler sabahları genel bilgiler, öğleden sonra da el işleri ve müzik gibi branşlar olmak üzere iki bölüme ayrılmaktaydı. Projeleri arasında eğitimin İstanbul dışına çıkarılması olan Sultan II. Abdülhamid, özellikle geliri olmayan kadınları üretici duruma getirip bir meslek sahibi yapmak ve muhtaçlıktan kurtarmak adına Kastamonu ve Trablusgarp’ta ilkokul düzeyinde Hamidiye Sanayi Mektebi’ni açtırmış bunun yanı sıra İşkodra’da kimsesiz kızlar için ıslahhane inşa ettirmiştir.

Kız sanayi mekteplerine gösterilen ilgi ve alınan verimden sonra Maarif Nezareti 1900 yılında bu okulların programını genişleterek genel bilgi derslerini artırmış, öğrenim süresini de 7 yıla çıkarmıştır. Sultanî adını taşıyan ve mezunlarının yükseköğrenim hakkı bulunmayan Selçuk Hatun ve Kız Sanayi Sultanîleri, günümüzdeki kız meslek liselerinin öncüsü olarak kabul edilebilir.

Sultan II. Abdülhamid’in döneminde açılan Sultanî okullarının yanı sıra özel kız sanayi okulları da açılmaya başlanmış, ilk olarak 1909 yılında Osmanlı-Fransız Kız Sanayi Mektebi hizmete başlamıştır. Fransızların açtığı bu okul, tıpkı Osmanlı kız sanayi mektepleri gibi sabahları Türkçe, Fransızca, kıraat, yazı, hesap, tarih ve coğrafya, öğleden sonra el işleri ve sağlık, tababet ve eğitim derslerini müfredatına koymuştur. Kız çocuklarının iyi birer anne ve ev hanımı olarak yetişmesi, bunun yanı sıra üretime de katkı sağlaması adına açılan okullar arasında ikincisi aynı yıl Bakırköy’de açılan İttihad ve Terakki Cemiyeti’nin himayesinde olan İnas İttihad-ı Osmanî Mektebi’dir. Özellikle Selanikli zengin ailelerin girişim ve yardımlarıyla açılan bu okulun amacı millî terbiyeye sahip, aklını iyi kullanan kişiler yetiştirmekti. Okul, kız çocuklarını iyi bir ev hanımı ve üretime katkısı olan bireyler olarak yetiştirmek amacıyla açılmıştır. Okulda sabah Türkçe, Fransızca, kıraat, yazı, hesap, tarih ve coğrafya; öğleden sonra el işleri, sağlık ve tababet dersleri vermek amaçlanmıştır. Irk ve mezhep fark etmeksizin tüm Osmanlı tebaası kızlarının okuduğu mektepte, bir adet çocuk bahçesi ile birlikte iptidai, rüşdi ve idadi sınıfları bulunmaktaydı. Derslerin haricinde el işi, makina, dikiş, jimnastik, biçki, dantela, çamaşır gibi el hünerleri de gösterilen okulun öğrencilerinden kişi başı 30-40 kuruş ücret alınmaktaydı. Bunların haricinde Osmanlı İttihad ve Terakki İnas Sanayi Mektebi ve İptidai ve Rüşdi Kız Sanayi Mektebi adıyla iki ayrı okul daha açılmıştır.

Tahtta kaldığı 33 yıl boyunca sosyal devlet olmayı düstur edinen ve ihtiyacı olan hemen herkese yardım eli uzatmasıyla “devlet baba” tabirini dilimize kazandıran Sultan II. Abdülhamid, kendi döneminde özellikle projelendirip hayata geçirdiği kız sanayi mekteplerini; öksüz kızlara el becerisi kazandırmak ve böylece onların kimseye muhtaç olmadan hayata tutunmalarını sağlamak amacıyla kurmuştur. Gündüzlü ve yatılı olarak faaliyet gösteren kız sanayi mekteplerinin tüm ihtiyaçları devlet tarafından karşılanmıştır. Sultan II. Abdülhamid’in tahttan indirilmesinin ardından ekonomik sıkıntılar gerekçe gösterilerek meşrutiyet döneminde kapatılsalar da ücret karşılığı ders veren özel kız sanayi mekteplerinin açılmasına izin verilmiş ve hemen her alanda özel teşebbüse önem veren İttihat ve Terakki tarafından yeni açılan okullarla eğitim devam etmiştir.

1911 yılından itibaren yeterli yer olmadığı gerekçesiyle bu okulların yatılı kısımları kaldırılıp İstanbul Özel İdaresi’ne devredilir. 1913’te 4 yıllık idadi ve 1 yıllık öğretmen yardımcılığı sınıfı olan 5 yıllık bir okul hâline getirilir. Sonraki yıllarda ilk bölümleri 9 yıla çıkartılıp Almanya’dan uzmanlar getirilerek okulların bir nevi ıslahına çalışılır. İstanbul Vilayeti Genel Meclisi, 1920 yılında bütçe darlığını gerekçe göstererek Özel İdare dışında bulunan bu okulları kaldırmaya karar verir. Bunun üzerine Maarif Nezareti, İnas Sanayi Sultanîsi adıyla ilkokula dayalı bir meslek okulu hâline getirerek bu okulları bütçeye dâhil eder. 1927 yılına kadar çeşitli meslek dersleri koyularak belli bir özellik kazandırılmaya çalışılan okullar, sonrasında kız sanat enstitüleri olarak teşkilatlandırılır. Bu okullar, günümüzde kız meslek liseleri olarak eğitim vermektedir.