Makale

SAĞLIKLI EVLİLİK

SAĞLIKLI EVLİLİK

Doğru Yatırım Gerektirir

Ayşe Handan Özkan Selim

Klinik Psikolog

Aile içerisinde sağlıklı olmak ve bu hâli korumak önemli bir durumdur. Sağlıklı oluş hâlini yakalamak, aileyi oluşturan bireylerin ve ailenin bir bütün olarak çabasını gerektirmektedir. Bu çabanın devam etmesi ve aile içerisinde olabilecek kriz dönemlerinin bilinmesi sağlıklı aile yapısının korunmasını ve devamlılığını sağlayabilmektedir.

Evlilikte Önemli Dönemler

Evlilik Öncesi Dönem: Kültürümüzde “nişan” dönemi olarak isimlendirilen bu evrede çiftler ve aileler birbirlerini tanımaya başlar. Yaşanan uyum sorunları genellikle aile odaklıdır. Ailelerin uyum sağlamakta zorlandığı konular, çiftlerin ilişkisine yansımaktadır. Örneğin evlenecek çiftlerin farklı kültürlerden olması bazı aileler için kültür çeşitliliği gibi karşılanabilirken bazı ailelerin beklenti, ihtiyaç ve taleplerinin farklı olması çatışmalara, sıkıntılara sebebiyet verebilmektedir.

Evlilik Dönemi: Birbirlerini daha iyi tanımaya çalışan çiftler bu dönemde evlilik öncesi dönemden daha farklı davranış modelleri sergileyebilmektedir. Daha fazla zaman geçirmek durumunda kaldıkları için oldukları gibi davranma eğilimi gösterirler. Çift ilişkisi içerisinde yeni evli bireylerin, oldukları gibi davranması kimine göre daha samimi olabilirken, kimine göre hayal kırıklığı yaşatabilir bir durum olarak karşılanabilmektedir.

Aileye Yeni Bir Üyenin Katılması: Evlilik sürecini en çok etkileyen durumlardan bir tanesi aileye yeni bir üyenin katılmasının haber alınması ile başlar. Hamilelik sürecinde kadınlarda hızla değişen duygu durumu, eş ilişkilerinde destek gerektirebilmektedir. Hamileliğin verdiği yük ve değişken duygu durumu, eş ve eşlerin aile içerisindeki konumunu, durumunu etkileyebilmektedir. Bu dönemde rollerin genişlemesi söz konusudur. Kadın ve erkeğin eş ilişkisine ebeveynlik rolü de eklenmektedir. Aile büyüklerinin rolleri de; dede, babaanne, anneanne olarak genişlemektedir. Rollerin genişleme hâli bazı ailelerde huzur ve mutluluk kaynağı olabilirken, bazı ailelerde huzursuzluk, telaş, endişe bozukluğu olarak ortaya çıkabilmektedir. Bu dönemde hamile veya yeni doğum yapmış olan kişinin iyi kollanması, kendini yalnız hissetmemesi gerekir. Bu süreçte yeni anneye destek olacak kişi eşi ve kendi annesi olmalıdır. Bu süreçte yaşanan olumsuzluklar yeni doğum yapmış olan annenin ruh sağlığını derinden etkileyebilmektedir.

Çocukların Büyümesi: Bu evrede, çocukların büyümüş olması aile içi ilişkilere yansımaktadır. Genç bireylerin kimlik arayışı, iç çatışmaları, gelişimsel sıkıntıları aile içinde problem kaynağı hâline gelebilmektedir. Bu durumları bazı ebeveynler, “Çocuğumuz artık büyüyor ve inisiyatifini kullanmayı öğreniyor.” olarak algılarken bazı ebeveynler ise çocuklarının büyümelerini kabullenmekte zorlanmakta, ciddi çatışmalar ve sıkıntılar yaşayabilmektedir.

Orta Yaşlılık Dönemi: Bu dönemde kişiler arası ilişkiler farklılık göstermeye başlar. Kişi sürekli kendini, hayatını, olmak istediği yerde olup olmadığını sorgular.

Yaşlılık: Ebeveynlerin yaşlandığı, gençlerin büyüdüğü ve aile kurmak için evden ayrıldığı dönemdir. Ebeveynlerde yaşlılıkla beraber yavaş yavaş gerileme dönemi başlar. Motor becerilerde ve algılamada yavaşlama oluşur.

Ölüm: Ölüm, insanların, hayatlarını ve var olma sebeplerini sorgulamasına neden olur. Bu dönemde eşlerden birinin ölümü, hayatta kalan eşi etkiler. Bu etkinin çok olmaması için, hayatta kalan eşin kendini yalnız hissetmemesi gereken ortamlarda olması, önemlidir.

Evlilik İlişkisine Yatırım İçin Neler Yapılmalı?

Bağlılık: İlişkide kişiler arası bağın oluşması, karşılıklı güven esasına dayanır. Güven, sevgi ortamını besler ve bağlılığı artırır.

İlişkiye önem verme: Kıymet bilmek, takdir etmek, sürekli eleştirmemek, sevdiğini hissettirmek ve sözel olarak anlatmak çok önemlidir.

Birlikte zaman geçirme: Birlikte zaman geçirmek, çeşitli aktivitelerle hayatı zenginleştirmek ve birlikte yapılan bu eylemlerden keyif almak eşler arasındaki bağı kuvvetlendirir.

Kriz durumlarındaki duruş: Hayatın belli evrelerinde yaşanan zor durumlarda omuz omuza hareket etmek ilişkilerin zeminini sağlamlaştırır.

Destekleme ve cesaretlendirme: Eşlerden birinin kendini yetersiz hissettiği durum ve koşullarda diğerinin maddi manevi olarak, zaman ayırarak desteklemesi, cesaretlendirmesi ilişkiyi güçlendirir.

Rollere uygun davranma: Hayatta çok fazla rolümüz vardır. Evlendiğimiz zaman rollerimiz daha da artar. Zaman içerisinde rol karmaşası yaşanabilir. Bu karmaşanın oluşmaması için eşlerin cinsiyet rollerine uygun davranması gerekir.

Sağlıklı iletişim kurmak: Sağlıklı bir ilişkinin oluşması için sözel veya duygusal paylaşımların olması ve bu paylaşımların sürdürülür olması elzemdir.