Makale

Van İpekyolu Hüsrevpaşa Camii İmam-Hatibi Ahmed Hüsrev KOYUNCU:

BUNU KONUŞALIM

Van İpekyolu Hüsrevpaşa Camii İmam-Hatibi

Ahmed Hüsrev KOYUNCU:

“Din gönüllüleri, ilimle sanatı birleştirerek din hizmetlerinde birbirlerine ayna ve aydınlık olmalıdırlar.”

Hüsnühat sanatına ne zaman, nerede başladınız, bu sevda gönlünüze nasıl düştü, bugünlere nasıl geldiniz, hüsnühat sanatında geçirdiğiniz merhaleleri anlatır mısınız?

Ben dokuz yaşında iken medrese eğitimi almaya başladım. Medresede okutulan kitap kapaklarındaki kitabeler dikkatimi çekti. O hatları taklit ederek yazmaya çalıştım. Daha sonra geleneksel olarak öğrenmek için İstanbul’a gittim. İstanbul’da üstatlarla tanıştım. Üstatlar usul ve kaideler çerçevesi içinde meşk etmemi tavsiye ettiler. Üstatların tavsiyeleri doğrultusunda meşk etmeye devam ettim.

Kimlerden ders aldınız?

İlk olarak üstat Hasan Çelebi, Hüseyin Kutlu, merhum Hattat Prof. Dr. Ali Alparslan ile tanıştım ve onların tavsiyelerini aldım. En son Ali Selçuk Erkurt’tan nesih ve sülüs meşk ederek icazet aldım.

İşiniz sanatınızı, sanatınız işinizi nasıl etkiliyor?

Gayet uyumlu ve huzur içinde birbirini tamamlıyor.

Hüsnühat nedir, hattat kimdir? Bunları yalnız kelime anlamıyla düşünmek mümkün müdür? Bunların içsel teşekkülleri ve manevi boyutları var mıdır?

Hüsnühat geleneksel kurallara bağlı kalınarak estetik ve güzel yazı yazma sanatıdır. Kur’an-ı Kerim’i yazmak ve çoğaltmak için kullanılan kufi yazı zamanla estetik arınmalar geçirerek gelişmiş; sülüs, nesih, rik’a ve divani gibi birçok yazı çeşidi ortaya çıkmıştır. Yazana hattat denir. Hüsnühat sanatı edep ve takvadan ibarettir. Bu sanat aynı zamanda ruhi bir hendese olup ruhen terapi görevi yapmakla beraber yüce Allah’ın rızasını kazanmaya da sevk etmektedir. Hüsnühattın öyle bir manevi tarafı var ki sizi içine çekip sarmalaması ancak yaşanarak hissedilebilecek bir duygudur.

Günümüzde usta-çırak ilişkileri yok denecek kadar azaldı, fakat geleneksel sanatlarımız hoca ile bire bir çalışmayı gerektiriyor. Bu bağlamda meşk usulü ile ilgili neler söylersiniz?

Birçok sanat dalında usta çırak ilişkisi çok önemlidir. Söz konusu hüsnühat olunca bu konu daha fazla önem arz etmektedir. Hüsnühat sanatına yeni başlayanların bir üstadı yoksa şayet işleri biraz daha zor olacaktır. Bununla birlikte günümüzdeki teknolojik imkânlardan faydalanarak üstatların emek vererek hazırlamış oldukları videoları pür dikkat izlemek de faydalı olabilir. Yine de ayda bir defa da olsa bir üstattan ders almak gerekmektedir.

Bir esere başlarken en çok neye dikkat edersiniz, yani yazmak için bir ayet, hadis ya da beyit seçerken belirli kıstaslarınız var mı?

Malumunuz hüsnühat sanatı göze hitap eden bir sanattır. Bu nedenle görsellik büyük bir önem arz etmektedir. Bununla birlikte takva, İslam kardeşliği, birlik ve beraberliği anlatan ayet, hadis ve kelam-ı kibardan oluşan eserler çalışmak arzusundayım.

Yazı çalışması yapmak için belirli bir ortam ya da zaman tercihiniz var mı, yoksa imkân olduğu her zaman yazar mısınız?

Elbette ki namazlar arası sakin bir ortamda ve ney eşliğinde çalışmayı tercih ederim.

Bir yazı yazdınız ve tamamladınız, o an neler hissedersiniz?

Çalışmamın kusurlarını arayarak bir sonraki çalışmamın daha güzel olmasını yüce Allah’tan temenni ederim. Bitirdiğim eserin sevinci ile de Rabbime hamt ve dua ederim.

Osmanlıda hattatlık güzide mesleklerden biriydi, fakat Cumhuriyet’in ilk yıllarında bir alfabe değişikliği yapıldı. Bu değişiklikten hat sanatı nasıl etkilendi?

Osmanlı döneminde 700 bin hattattan bahsediliyor. Merhum üstat Hattat Hamid Aytaç tarafından geleneksel hat sanatı günümüze kadar ulaştırılmıştır. Günümüzde mevcut hattat sayısı 200’ü geçmemektedir.

Büyük bir kültürel yozlaşmanın yaşandığı ve her şeyin ruhundan soyutlandığı modern zamanlarda hat sanatının durumu nedir?

Üstatlarımız Şeyh Hamdullah, Şevki Efendi, Sami Efendi ve Hafız Osmanların geliştirdikleri usul ve kaideler geleneksel olarak devam etmektedir.

Hat sanatına ilgi duyan ve bu dünyaya adım atanlara neler tavsiye edersiniz?

Hiç zaman kaybetmeden bir hattatla tanışmalı; sabır, edep ve dua ile meşk etmeye başlanmalıdır. Hz. Ali (r.a.)’nin bu konu da ki bir sözünü hüsnühat sanatına ilgi duyan kardeşlerime aktarmak isterim: “Hat üstadın taliminde gizlidir. Onun kıvamı da çok meşk etmektedir. Devamı ise İslam dini üzerinde olmaya bağlıdır.” Hüsnühat sanatı sabır ve aşk ile meşk etmeyi ve İslam ahlakı üzere olmayı gerektirmektedir.

Hat sanatında noktanın yeri için neler söylersiniz?

Nokta, harflerin ölçüsüdür. Kâbe’ye benzetilmiştir. Kur’an-ı Kerim’in manası besmelenin ‘be’ sinin içinde gizlidir. Diye söylenmiştir.

Hat sanatının geleceğini nasıl görüyorsunuz?

Gelenekselliği bozulmadan gelecek kuşaklara güzel bir şekilde ulaşacağına ve ilerleme kaydedeceğine inanıyorum.

Ders veriyor musunuz?

İl Müftümüz Sayın Nimetullah Arvas ve İpekyolu İlçe Müftümüz Sayın Sacit Emiri hocalarımızın desteği ile hafta sonu Saat 09.00-11.00 arası İl Müftülüğü, Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü, İl Kültür Turizm Müdürlüğü, Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü Gençlik Merkezlerinde, hafta içi çarşamba perşembe günleri de hâlen görevli olduğum Hüsrev Paşa Camii ve Külliyesinde ders vermekteyim.

Van ve doğu illerinde hat sanatı ne derece tanınmakta, insanların size ve sanatınıza bakışı nasıl?

“Marifet iltifata tabidir, iltifat görmeyen meta zayidir.” darbımeseli malumunuzdur. Bir çaba ve gayretin karşılığını bulması gerektiği, aksi takdirde yok olmaya yüz tutması tabidir. Hüsnühat sanatının toplumumuzda yeterince teveccüh gördüğü söylenemez. Bu teveccühün büyüklerimizin bizlere sponsor olmak kaydıyla sergiler açtırarak destek sağlamaları nispetinde bölge insanımızın nazarında artacağına inanıyoruz.

Belirli bir stiliniz var mı ve en çok hangi yazıyı seviyorsunuz?

Nesih, sülüs ve rik’a

Hüsnühat için yetenek gerekli midir?

Hat sanatı için yetenek gereklidir. Fakat yeterli değildir. Sabır, aşk ve meşk ile birlikte yeteneğin de olması büyük bir avantaj sağlayacaktır.

Bir hat öğrencisine, nasıl bir aşamadan sonra “hattat” diyebiliriz? Bunun belirli bir süresi var mıdır?

Ortalama 6-8 yıl meşk ederek rahle-i tedrisattan geçtikten sonra hocası uygun gördüğü takdirde icazet verir sonra kendisine hattat denilebilir.

İstanbul hat sanatının merkezi olmuştur. Dünyanın en iyi hattatları İstanbul’da yetişmiştir. İstanbul neden bu sanatın merkezi olmuştur?

Cenab-ı Hakk’ın İstanbul’a vermiş olduğu bir kıymettir. Bir hattat nerede ve nereli olursa olsun İstanbul’a gelip ders almadan meşhur olamaz. Onun için denilmiştir ki: Kur’an-ı Kerim Mekke’de nazil oldu, Mısır’da okundu, İstanbul’da yazıldı.

Hat dışında başka sanatlarla da ilgileniyor musunuz?

Ebru ve kaligrafi ile de uğraşıyorum.

Sanatınızın size ve mesleğinize neler kattığını bizimle paylaşır mısınız?

Hüsnühat ile iştigal etmek beni manen ve ruhen zinde tutuyor. İmam-hatiplik vazifemle uyumlu olması ve birbirlerini tamamlamaları da elbette vazifeme olumlu olarak yansımaktadır.

Çevrenizden ve cemaatinizden nasıl tepkiler alıyorsunuz?

Çevremden çok olumlu tepkiler ve dualar alıyorum. Özellikle çocuk cemaatimizin bize ayrı bir ilgi ve merakları vardır. Biz de o ilgilerini karşılıksız bırakmamaya, onları hediyelerle sevindirmeye gayret gösteriyoruz.

Meslektaşlarınıza dergimiz aracılığıyla iletmek istediğiniz bir mesajınız var mı?

Saygıdeğer meslektaşlarıma ilim ve sanatı bir araya getirerek örnek teşkil edecek dinî hizmet konusunda birbirimize ayna ve aydınlık olmayı istirham ediyorum.

Ahmed Hüsrev KOYUNCU

1966’da Van’ın Gürpınar ilçesinde doğdu. 9 yaşında medrese eğitimine başladı. İlk, orta ve yükseköğrenimini açıktan tamamladı. Van, Siirt, Bitlis il ve ilçelerindeki medrese eğitimi esnasında hat sanatına ilgi duydu. Prof. Dr. Ali Alparslan ve Hasan Çelebi ile tanıştı. Ali Selçuk Erkurt’tan sülüs, nesih icazeti aldı.

1989-2005 yılları arasında fahri imam-hatiplik görevinde bulundu. 2005-2011 yılları arasında Van Halk Eğitim Merkezinde hüsnühat dersleri verdi. 2011’de mele kadrosuyla imam-hatip olarak atandı.

Halk Eğitim Merkezi, Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü, Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü bünyesinde hüsnühat dersleri veren Koyuncu, Van İpekyolu Hüsrevpaşa Camii İmam-Hatibidir.