Makale

İYİ MÜSLÜMAN İYİ İNSAN

İYİ MÜSLÜMAN İYİ İNSAN

Dr. Durak PUSMAZ
Haseki Eğitim Merkezi Müdürü

Müslüman iyi insan demektir. Çünkü iyi bir ’insanda bulunması gereken ne kadar güzel vasıflar ve iyi meziyetler varsa bunların hepsi iyi bir müslümanda eksiksiz olarak bulunur. Bu güzel vasıflar ve meziyetler çoktur. Biz bunlardan bazılarını zikretmek istiyoruz:
Müslümanın elinden dilinden kimseye zarar gelmez, kimseyi incitmez, kimsenin gönlünü kırmaz. Peygamber Efendimiz (S.A.S.) müslümanı tarif ederken: "Müslüman o kimsedir ki elinden müslümanlar zarar görmez"(l) buyurmuştur.
Aslında insanları başkalarına yarar ve zararı dokunması açısından üç grupta mütala etmek mümkündür:
a- Başkalarına zararı dokunan kimse,
b- Başkalarına yararı dokunan kimse,
c- Başkalarına ne yararı, ne de zararı dokunan kimse.
Bunlar içerisinde başkalarına zararı dokunan kimse albette makbul biri değildir. Dinimiz bunu hoş karşılanmamıştır.
Başkalarına zararı dokunmayan kimseye gelince bu güzeldir, fakat müslüman bununla kalmamalıdır. Müslüman elinden geldiği kadar başkalarına yardımcı olmaya çalışır. Eli ve dili ile kimseye zarar vermemesi, müslüman olmanın vasıflarından biridir. Fakat yeterli değildir. Çünkü bu, nötr bir durumdur, pasif bir kimsenin halidir. İslâm Dini aksiyon ister, hareket ister, cehd ister, gayret ister, müsbet ve yararlı işlerin yapılmasını emreder. Kimseye zarar vermemek, kimseyi incitmemek, kalp kırmamak güzel bir şeydir, fakat yeterli değildir. Asıl olan, insanlara yararlı olmak, kırılan kalpleri tamire çalışmaktır. Peygamber Efendimiz hadis-i şeriflerinde: "İnsanların en hayırlısı onlara en yararlı olanıdır." (2) buyurmuştur. Buna göre insanların en hayırlısı, en iyisi insanlara en çok yararlı olanıdır. İnsanların en kötüsü de insanlara yararlı olmayan, aksine zararlı olandır. Başka bir hadis-i şeriflerinde Yüce Peygamber’imiz şöyle buyurmuştur: "Sizin en hayırlınız iyiliği umulan ve kötülüğünden emin olunan kimsedir. En şerliniz ise iyiliği umulmayan ve kötülüğünden emin olunmayan kimsedir" (3) Etrafta ihtiyacı olan, sıkıntısı olan kimse ilk planda müslümana başvurur, çünkü o, iyiliği umulan, kötülüğünden emin olunan kimsedir.
Yunus’un dediği gibi o, yaratılanı sever yaratandan ötürü. Allah, katı kalpli, acımasız, merhametsiz ve şefkatsiz kimseleri sevmez. Müşfik ve merhametli kimseleri sever. Hadis-i şerifte: "Merhametlilere Allah merhamet eder. Siz yeryüzündekilere merhamet edin, acıyın ki gök-tekiler de size merhamet etsin, acısın" (4) buyurmuştur.
İyi bir Müslüman dürüst kimsedir. Günlük hayatında, alışverişinde yalan söylemez, kimseyi aldatmaz, yalancı şahitliği yapmaz. O bilir ki imanla yalan bir arada bağdaşmaz. Emin kimsedir. Her hususta kendisine güvenilir, itimad edilir. İslâm iman ve istikamettir, yani doğruluktur.
İyi bir Müslüman, kimseye haksızlık ve zulmetmez, herkese adaletle muamele eder. O bilir ki Allah âdildir, âdil davrananları sever, adaletle muamele edilmesini emreder. Allah zalim değildir, yaratıklarına zulmetmez, zalimleri de asla sevmez.
İyi bir Müslüman, kimsenin ayıp ve kusurlarını araştırmaz, kendi ayıp ve kusurlarına bakar, onları düzeltmek için uğraşır. O bilir ki Peygamber Efendimiz: "Bir kul, dünyada bir kulun ayıbını, kusurunu gizler, insanlara ifşa etmezse, kıyamet gününde Allah da onun kusurlarını örter. "(5) buyurmuştur.
İyi bir Müslüman tatlı dilli, güler yüzlü hoş sohbettir. İnsanlar kendisiyle konuşmaya, sohbet etmeye hasret çekerler. Onun yanında iken kendi dertlerini, gamlarını ve kederlerini unuturlar. Hz. Ali (R.A.)’dan rivayet edildiğine göre, Efendimiz (S.A.S.):
"Cennette öyle köşkler vardır ki içinden dışı, dışından içi görülür." buyurdu.
Bunun üzerine Hz. Ali:
"Onlar kimin için yâ Resûlallah?" dedi. Resûlallah
(S.A.S.):
"Tatlı dilli olan, insanlara yemek yediren, oruç tutmaya devam eden, geceleyin insanlar uykuda iken namaz kılanlar içindir" (6) buyurdu.
İyi bir Müslüman, kimseyi küçük görmez, kimseye kem gözle bakmaz. Peygamber Efendimiz şöyle buyurmuştur: "Müslüman müslümanın kardeşidir. Ona zulmetmez, yardıma muhtaç olduğu dar zamanda onu yardımsız ve yardımcısız bırakmaz, onun yardımına koşar. Onu küçük ve kendisinden aşağı görmez."(7)
"Kişiye şer olarak müslüman kardeşini hakir (küçük ve zelil) görmesi yeter. "(8)
İyi bir Müslüman çalışkandır, tembel ve miskin kimse değildir. Çalışmayı sever ve ibadet olarak kabul eder. Hem dünyası çalışır, hem de ahireti için çalışır. Çünkü Peygamber Efendimiz: "İki günü eşit geçen aklanmıştır." "Sizin en hayırlınız ne dünyası için ahiretini, ne de ahireti için dünyasını terkedendir. (ahiret işleriyle dünya işlerini beraber götürendir)."^) buyurmuştur.. Öyle ise müslüman başkalarının sırtlarına yük, başlarına dert ve bela olmaz. Aksine insanların sıkıntılarını, dertlerini, gamlarını, kederlerini gidermeye çalışır.
İyi bir Müslüman temizdir. Temizliği sever. Pislikten nefret eder. Müslümanın dışı, dış dünyası temiz olduğu gibi iç dünyası da, kalbi de temizdir. Çünkü temizlik imandandır.
İyi bir Müslüman ahlâk ve fazilet sahibi örnek bir kimsedir. Hadis-i şerifte: "Sizin en hayırlılarınız ahlâkı en güzel olanlarınızdır."(10) buyrulmuştur.
İyi bir Müslüman elinde olan nimet ve imkanları başkalarıyla paylaşmak ister, bundan büyük bir haz duyar. Hatta başkalarını kendisine tercih eder. Kendisi yemez başkalarına yedirir, giyinmez giydirir. Cömerttir, cimrilikten nefret eder.
İyi bir Müslüman, kimseye haset etmez, kimsenin malında, mülkünde, makamında, mevkiinde gözü yoktur. O, Peygamberinin şu buyruğunu hiç aklından çıkarmaz: "Zenginlik mal çokluğundan ibaret değildir. Asıl zenginlik gönül zenginliğidir. "(11)
İyi bir Müslüman küçüklerine karşı şefkatli ve merhametli, büyüklerine karşı saygılı olur. Hadis-i şerifte: "Küçüğümüze şefkat, büyüğümüze saygı göstermeyen bizden değildir. "(12) buyrulmuştur.
İyi bir Müslüman anasına babasına itaat eder, onları imkanları ölçüsünde kimseye muhtaç etmez. Bilir ki "Cennet anaların ayağı altındadır."
İyi bir Müslüman başkalarına numune ve örnek insandır. Allah adamıdır. Görüldüğü zaman insanlara Allah’ı hatırlatır. Hayır öğüdüdür. Konuştuğu zaman insanlar kendisinden yararlanır, bilgileri artar. Bu gerçek, hadis-i şerifte şöyle ifade edilmiştir. "Sizin en hayırlınız, göründüğü zaman size Allah’ı hatırlatan, konuşması bilginizi artıran ve ameli sizi ahirete teşvik edendir." (13)
İyi bir Müslümanda bulunması gereken bu güzel vasıfları daha da sayıp çoğaltmak mümkün. Fakat bizim amacımız bütün bu güzel vasıfların hepsini saymak değildir. Asıl amacımız İslamiyetin insanlığı dünyada ve ahirette mes’ud edecek prensipleri getiren ideal bir din olduğunu, müslümarın da bu güzellikleri yaşayan ve herkese hayrı dokunan olgun bir kimse olduğunu ortaya koymaktır.

KAYNAKLAR
1- Buhârî, İman: 4
2- Süyûtf, el-Camiu’s-sağîr,
11/9
3-SüyÛtî, age, 11/12
4- Ebu Dâvûd, Edeb: 58
5- Müslim, Birr: 72
6- Tirmizf, Birr: 53
7- Müslim, Birr: 32
8- Ebû Dâvûd, Edeb: 35 (IV, 271)
9-Süyûtrage, 11/12 10-Süyûtî age, 11/8 11- Müslim, Zekat: 120 12-Tirmizî, Birr: 15; Ebu Dâvûd, Edeb: 66 13-Süyûti, age 11/8
* * *