Makale

İFTAR SOFRALARI

İFTAR SOFRALARI

Ramazan orucunun toplum hayatına getirdiği sosyal etkinliklerin en belirginlerinden biri de "İftar sofralarıdır.
İftar sofralarını zenginleştirmek için, daha Ramazan Ayı girmeden tatlı bir koşuşturmaca, bir hazırlık başlar. Çöğen ve çörotulu, tarçın kokulu, zencefil ve karanfilli tarhana çorbaları yapılır. Pazılar açılır, mantı- kulaklar kesilir; sütlü, yumurtalı erişteler ovulur, tatlı tepsileri hazırlanır.
Zengin müslümanlar ile fakir müslümanlar arasındaki kardeşlik, birlik ve beraberlik duyguları "İftar sofraları" sebebiyle daha da artar. Oruç gününün hemen her akşamı ayn ayrı evlerde kurulan çeşit çeşit yemekli iftar sofralarıyla zengin fakiri düşünür, fakir zengine saygı ve sevgi besler. Ve böy- lece de zengin-fakir arasındaki kıskançlık duyguları ortadan kalkar, bir birlerine karşı bir yakınlaşma meydana gelir. Biribirlerinin eli-ayağı, gözü- kulağı olurlar.
Kurulan her iftar sofrasında "İftar topu" atılmazdan, "İftar davulu" çalınmazdan, "Akşam ezanı" okunmazdan önce güzel sesli hafızların okuduğu Kur-an’ı Kerimler, okunan ilahiler, yapılan dualar bambaşka bir huzur verir mümin gönüllere.
Aynı cümleden olarak, köylerimizin cami ve köy odalarında yerlere serilen halı-kilim üzerine kurulan iftar sofralarının etrafında halka oluşturularak yapılan güzel dini sohbetlerin ruh heyecanı da bambaşkadır. Bundan güzel birlik, bundan güzel beraberlik olur mu? Kavga yok, didişme yok, çekişme yok; ama heyecan var, sevgi var, huzur var...

GAFFAR TETİK