Makale

Yakutistan'da İslam

Yakutistan’da İslâm

YURİY VASİLİEV
(Cargıştay)

Türk halklarından olan Sakalar (Yakutlar) kendi tarih, dil, din ve kültürleri ile kendilerine özgü bir yere sahiptirler. Sakalar bin yıldan fazla bir zaman önce Türk soydaşlarından aynlarak Kuzeyde, Lena nehrinin kıyısına göçtüler. Onun için çok eskiden Skiflerden, Saklardan, eski Türkleıden kalan dinini, kültürünü bugüne kadar getirmişlerdir. Onların eski kültürünü, dinini, dilini korumakta olmalannın sebeplerinden birisi uygar dünyadan uzak kalmalan- dır.
Dil bilimcileri, Saka dilinin kelime haznesi ve grameri ile eski Türk diline en yakın dil olduğunu söylerler.
Sakaların geleneksel dinleri eski Şamanizmdir. Meselâ, X. yüzyılda yaşamış Arap coğrafya bilgini Ahmet Ibnî Fadlan (921-922) yıllarında Volga’ya yaptığı gezi hakkında yazdığı kitabında, eski Oğuz Türklerinin dinleri hakkında şöyle der:
"Hayvanı alnına vurarak öldürürler, ölen adamın atı, elbisesi, silahı, yayı, sadağı, yiyeceği ile birlikte gömülür. “
Bu adetleri Islâmiyeti kabul ile kaldırmışlardır. Sibirya Türkleri (Sakalar, Şor’lar, Altay’lar, Hakas’lar vb.) çok uzakta olmaları nedeniyle başka dinlerle irtibatlan olmamış, ata dinlerini yaşatmışlardır. Ancak Sibirya dışında diğer pek çok Türk halkı bu eski adetlerini unutmuşlardır.
Şimdi Yakutistan’da Şamanizm ve Hristiyanlık olmak üzere kabul gören iki din vardır. Bölgenin yerii halkı (Sakalar, Evenler, Evenkiler, Yukagirier, Çukçalar, Dolgan- lar) ata dinleri Şamanizme inanırlarken, Ruslar ve UkraynalIlar Hristiyanlık etkisi altındadır. Ülkedeki Müslüman topluluk da Tatarlardan oluşur. Bilindiği gibi Yakutistan XVII. yüzyılda Rus istilasına maruz kalmış, ülke bir zindana dönmüştür. XVIII. yüzyılda, Emelyan Pugaçov isyanına katılan çok sayıda Tatar ve Başkurt da Yakutis- tan’a sürgün edilmiştir.
XX. yüzyıl başında Yakutsk’da, Olekminsk’de ve diğer şehirlerde Tatarca konuşan müslümanlar görülmeğe başlamıştır. Rusya’da başka milletlerin olduğu gibi müslümanların da eşit hakları yoktu ve dinlerini dillerini, âdetlerini rahatça öğrenemiyorlardı.
Tatarlar, 1920-1930 yılları arasında çoğunlukla oldukları bölgelerde özellikle Yakutsk’da ana dili ile eğitim görüyorlardı ve özel okulları, kütüphaneleri, dans ve şarkı toplulukları vardı. Maalesef, sonraki yıllarda bu haklar yasaklanmış ve yavaş yavaş unutulmuştur.
Zamanımızda Yakutistan’da 10 ila 15 bin kadar Tatar ve Başkurd oturmaktadır. Bunlardan başka biraz da Kazaklar, Kırgızlar, Azeriler gibi Müslüman Türkler de vardır. Bugün Yakutistan’da oturan Tatar ve Başkurdlar bir- leşip bir kurum oluşturmuşlardır. Bu kurumun amacı kendilerine ana dilini, kültürünü, edebiyatını, tarihini, dinlerini öğretip, yeniden yaşatmak olup, eğitim, öğretim ve kültür işleri ile uğraşmaktadırlar.