Makale

Karaca Hafız

Karaca Hafız

İsmail Özgören
DİB Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü

Hafız Rabbin muştusu,
Hafız cennet kokusu,
Hafız Kur’an yolcusu,
Hafız Kur’an demektir…
Bilecik ili Söğüt ilçesi Küre Köyü’nde 1888 tarihinde Mehmet Çakar isminde bir çocuk dünyaya gelir… Yıllar sonra bu çocuğun Küre Merkez Camii’nde doksan hafız yetiştirebileceğini kim bilebilirdi!
Hafızlık eğitimini çocukluk yıllarında İstanbul medreselerinde tamamlayan Mehmet Çakar, halk arasında Karaca Hafız olarak bilinmektedir.
Mehmet Çakar’ın doğduğu Küre Köyü, 1242 m. yılında Mamure adıyla kurulmuş, Kurtuluş Savaşı’nda bir yıldan fazla esareti yaşamış, 6 Eylül 1922’de Yunanlıların Bilecik’ten kovulmasıyla esaretten kurtulmuştur. 12 Ekim 1991 tarihinde merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın imzasıyla Küre Köyü, Küre Beldesi olarak kayıtlara geçmiştir.
Küre Köyü’nde Şeyh Edebali’nin damadı, Osmanlı Devleti’nin kurucusu Osman Bey’in bacanağı (Çetin, İsmet, Tursun Fakih, Hayatı ve Edebi Şahsiyeti, s.7, Ankara, 2008.) ve Osmanlı’nın Cihan Devleti olduğunu ilk hutbeyle ilan eden, fakih, şair, tefsir, hadis, fıkıh âlimi (İslam Ansiklopedisi, Türkiye Diyanet Vakfı, c.10, s.7, İstanbul 1994.) Dursun Fakih’in kabri de burada bulunmaktadır. Balkan, Çanakkale ve Kurtuluş Savaşı’nda yaklaşık 137 şehit veren bu köy, birçok gazinin metfun bulunduğu yerdir.
Karaca Hafız, Çanakkale Savaşı’nda yedek subaylık yapmıştır. Birinci Dünya Savaşı’nda Yemen’e asker olarak görevlendirilmiş, Yüzbaşı rütbesine kadar yükselmiş, İstiklal Savaşı’ndan sonra terhis olmuştur. Kurtuluş Savaşı’nda Bilecik, Söğüt yöresinde kurulan Gündüzbey Taburu’nda görev alan Karaca Hafız, Söğüt Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti kâtip muavinliğine 27 Haziran 1920 tarihinde, 1000 kuruş maaşla görevlendirilmiştir. (Sarıkoyuncu, Ali, Milli Mücadelede Söğüt ve Çevresi, s.61, Söğüt, 2009.) Bu görevlendirmenin hemen ardından 73 nolu kararla 1000 kuruş maaşla tayin edilen kâtip muavininin “bu maaşla hizmet imkânı olmadığından” bahisle, 13 Temmuz tarihinden itibaren ilgiliye 1200 kuruş ödenmesi kararlaştırılmıştır. (Söğüt 6. Osmanlı Sempozyumu, s.60, Ertuğrul Gazi’yi Anma ve Söğüt Şenlikleri Vakfı Yayınları, No 6, Ankara, 1992.)
Karaca Hafız’ın da aralarında bulunduğu Gündüzbey Taburu 400 kişilik bir müfreze ile Haziran 1920’de kurulmuştur. Bu tabur, Yunanlıların Anadolu toprağını işgal edeceği düşüncesinin sonucunda, Söğüt ve çevresinde yaşayan, gönüllü, emekli subay ve orduya alınmayan yaşlı kimselerden oluşturulmuştu. Taburun silah ve teçhizatı Söğüt ve çevresindeki halktan temin edilmekteydi. Karaca Hafız bu gönüllü subaylardan biridir. Karaca Hafız, Gündüzbey Taburu’nda görevli iken askerlerini cesaretlendirmek için “Geri çekilmeyin, güçlü olun, korkmayın, evlatlarınızı eşinizi düşünün, Allah’ın izni ile biz, bu savaşı kazanacağız. Allah hepimizin yardımcısıdır.” diyerek, emrindeki askerlerini cesaretlendirmiştir.
Kurtuluş Savaşı’ndan sonra Karaca Hafız sivil hayatına Bilecik Söğüt Maliyesinde tahsildar olarak devam etmiştir. Memurluktan kendi arzusuyla ayrılarak, imamlık yapmak için Küre köyüne geri dönmüştür.
Karaca Hafız, Küre Merkez Camii’nde 14 yıl imamlık yaparak hafızlar yetiştirmiştir. Tarihî değeri de bulunan Küre Merkez Camii, II. Abdülhamit’in Koruması Küreli Kolağası Ali Bey’in desteğiyle inşa edilmiştir. Karaca Hafız, 1948-65 yılları arasında tarihi ehemmiyeti büyük bu camide doksan öğrenciyi hafız olarak yetiştirmiştir. Dönemin zor şartlarında, Kur’an öğrenmenin ve öğretilmesinin zor zamanlarında tabiri caizse “taşın altına elini koyarak” öğrenci okutmuştur. Hafızlarına, sabırla, hoşgörüyle ve azimle eğitim vermiştir. Okuttuğu öğrenciler arasında Hafız Mustafa Kavurmacı, Maratoncu Mehmet Terzi’nin babası Hafız Nuri Terzi de vardır. Küre Beldesi’nde ve Türkiye’nin değişik vilayetlerinde onun öğrencisi olan hafızlar bulunmaktadır. Aynı anda 4-5 öğrencinin hafızlığını dinleyebilen Karaca Hafız, Kur’an-ı Kerim’i sevdirerek öğretmiştir.
Karaca Hafız’ın öğrencileri, Küre Merkez Camii’nde her sene temmuz ayında bir araya gelerek hocalarını anar, onu ve vefat etmiş arkadaşlarını yâd eder ve tüm Müslümanlar için Kur’an-ı Kerim okurlar, dualar ederler.
Karaca Hafız, 19.01.1966 tarihinde Küre köyünde Hakk’ın rahmetine yürümüştür. Kabri, Küre belde mezarlığında bulunmaktadır.