AHMET KABAKLI:
"Kâmil insan, batılı insan tipiyle birbirine tamamen zıttır."

"Kâmil insan, halkın hizmetinde, Hak’tan il-hamlı, nefsiyle mücadele edebilen, o’na hakim olabilen ve içindeki putları yenebilen yüce bir insandır.*
"Kâmil insan örneği Hz. Peygamberdir. Hz. Peygamberi örnek alan, onun yaşantısını kendine hayat şekli olarak seçen insan, o’nun gibi yaşayan insan kâmil insandır."
Diyanet İşleri Başkanlığı Din Hizmetleri Dairesi’nce 3 yıldan bu yana sürdürülen seri konferanslara bu dönemde de devam ediliyor, ilki 2 Kasım 1991 tarihinde Kocatepe Camii Konferans Salonunda düzenlenen konferansta konuşmacı Gazeteci-Yazar Ahmet KABAKLI "Kâmil insan" konusunda dinleyicilere bilgi verdi.
Türkiye bugün büyük bir insan buhranı geçiriyor. Bu insan buhranı kaybedilmiş millet ve devlet felsefemizin tabii bir sonucudur. Bu sonuca gelebilmek için uzun yıllar içerde ve dışarıda uğraşıldı. Nihayet Türkiye bazı istisnalar hariç, büyük ölçüde olgun insansız, kâmil insansız bırakıldı. Türk insanı dış ülkelerde çoğu kez içkici, esrarkeş, kavgacı ve hırsız gibi bizi hiç tanımlamayan insan tipi olarak tanıtılmaktadır. Batı bunu yapıyor diye bizde bazı eksikliklerimizden kaçarak bir yere ulaşamayız. Türk eğitimi kendi insanını yetiştiremiyor. Bunu da devletin türlü kademelerinde görüyoruz, iyi adam, hayırlı adam dediğimiz insanı yetiştiremediğimiz için bunun acısını çekiyoruz.
Kâmil insan, nefsini yenen insandır. Yani İslâmî terbiyenin, tasavvufi terbiyenin yetiştirdiği insandır. Kâmil İnsan, Türk-İslâm terbiyesiyle yetişen insandır. Eğitimimizin - öğretimimizin gayesi bu insanı yetiştirmek olmalıdır. Türkiye’de eğitimin hedefi belli olmadığından insanın da hedefi belli değildir. Bu eğitim sistemiyle kâmil insan yetiştirmek te mümkün değildir.
Kâmil insan, batılı insan tipiyle birbirine tamamen zıttır. Kâmil insan görevini kitaptan, Kuran’dan alan insandır. Batılı insan ise görevini kanundan alır.
Kâmil insanın örneği Hz. Peygamberdir. Hz. Peygamberi örnek alan, O’nun yaşantısını kendi hayat şekli olarak seçen insan, O’nun gibi yaşayan insan kâmil insandır. Hz. Peygamberin hayatını elbette tam olarak yaşamak mümkün değildir, fakat hiç olmazsa ona yakın bir hayat tarzı ile yaşamaya gayret etmek gerekir.
Eğitim sistemimiz, her konuda tamamen kendine dönmelidir. Kültürümüz, dilimiz, edebiyatımız ilkokuldan başlayarak yeniden ele alınmalıdır. Bizi biz yapan yüksek terbiye çocuklarımıza anlatılmadıkça bu ülkenin ilim adamı yetiştirmesine, ticaretçi yetiştirmesine imkân yoktur. Taklitten kurtulmak lazım. Taklitten kurtulmadıktan sonra kâmil insan yetiştiremeyiz.
Kâmil insan ideali ve ülkemizde kâmil insana olan lüzum büyüktür. Kâmil insan idealin-den uzak düşmenin başımıza getirdiği halleri her gün duyuyoruz ve işitiyoruz. Bunlardan kurtulmanın tek çaresi eğitimdir. Eğitim de kendine dönüştür. Beşeriyete yeni bir ruh getirmektir. Bu ruh ta ahir zaman Peygamberi Hz. Muhammed (S.A.S.) tarafından getirilmiştir. 0 da Kur’an dır ve onu yaşamak gerekir. O’nu yaşayan insan da kâmil insandır. Bugün Türk milleti olarak bizim kâmil insan yetiştiren bir kültür yapısına her zamankinden daha çok ihtiyacımız vardır.
Ahmet ARSLAN