Makale

SAĞLIKLI AİLE DÜZENİ

Hazırlayan
Sema DOĞAN

SAĞLIKLI AİLE DÜZENİ

Aile, doğduğumuz andan itibaren bizimle var olan bütün gelişim aşamalarımızı, duygularımızı, birikimlerimizi paylaştığımız, ömür boyu içiçe olduğumuz, bir bağ, birliktelik, huzur, mutluluk, üzüntü, velhasılı herşeydir. En küçük toplumsal kurum gibi, kuru bir sözlük tanımı, ondaki sıcaklığı, paylaşımı, huzuru asla veremez. Ve bir ailesi olmayan insanların çaresizliğini, ezikliğini, yalnızlığını...
Hepimiz ailemizle varız. Böylece de bir kültürün birikimin, geleneğin devamıyız. Her ailenin bir hikayesi, bir tarihi, bir de geleceği vardır. Bizler ailelerin bireyleri olarak tüm bu olgulardan bir şeyler alırız, bu aldıklarımız da bizim hayata bakışımızı, davranışlarımızı, kendimizi algılayışımızı etkiler.
Aile kurumu ne kadar sağlıklı olur ve düzenli işlerse, bireyler de kendine güvenli ayaklan yere basan, üretici ve olgun kişiler olurlar.
Aile insan ilişkilerinin sergilendiği bir sahne olarak düşünülebilir. İlişkilerin temelini ana ve babanın birbirlerine karşı olan tutumları oluşturur. Çocuklar da yaş, cinsiyet özelliklerine ve ana baba beklentilerine uygun olarak aile sahnesinde yerlerini alırlar. Bu sahnede rol dağılımı özenli yapılmışsa ve insanlar rollerine uygun davranıyorlarsa her şey yolunda gider. Bütün üyeler de mutlu ve sağlıklı olurlar.
Her toplum kurumunda olduğu gibi aile içinde de arada bir çatışma çıkması, denge ve dayanışmanın zayıflaması olağandır. Her ailede sorunlar vardır ve bunların çözümleniş yolları da başkalık gösterir. Ailenin sağlamlığı sorunlara bulunan çözümlerin doğru ve gerçekçi oluşuna bağlıdır.
İnsan için hayati bir önemi olan ailenin, sağlığı ve düzeni için ailenin kuralları iyi belirlenmeli ve ihtiyaçları giderilmelidir. Toplumun bekası için bu kurum, kristal bir vazoymuşçasına özenle korunmalıdır.
Biraz önce ailede kuralların iyi belirlenmesinden bahsetmiştik. Her ailede ya açıktan açığa konuşulan ya da açıkça konuşulamayan ama herkesin uyması gereken kurallar vardır. Kuralsız aile yoktur. Aile kuralları yaşamın her yönünü kapsar. Parayı kim nasıl harcar, hangi ev işlerini kim yapar, kime nasıl hitap edilir vb. birçok alanları kapsar. Sağlıklı ailelerde kurallar konuşulur, ortaktır kişiler bu kurallara uyarken zorlanmazlar. Aile ne kadar sağlıksız ise kurallar o kadar gizlidir, örtüktür ve bilinç altına itilmiştir.

Sağlıksız Ailelerde Uygulanan Gizli Kurallar:

1- Mükemmelliyetçilik: Yapılan her işte, söylenilen her sözde, girilen her sınavda, kişinin mükemmel olması beklenir. Her şey göstermelik ve başkalarının beğenisi için yapılır. Bu kural kişinin kendi gerçeğinin hiç bir değeri olmadığını, kendi düşünüş ve değerlendirişinin değersiz olduğunu ifade eder. Bu kuralların geçerli olduğu sağlıksız aile ortamında yetişen çocukların hayatla ilgili en temel duygulan mutsuzluktur. Kendilerini değersiz bulurlar, değersiz buldukları özlerinden utanç duyarlar, ilerde değişebileceklerine inanmazlar ve bu nedenle de umutsuzdurlar.
2- Kendiliğinden Yapılan Davranışı Bastırma:
Kişinin özünden gelen duygu, düşünce ve davranışların ifadesi yasaktır. Bu ailede kişilerin içlerinden geldiği gibi davranması, kahkaha atması, birile- rine sanlması hoş karşılanmaz.
3- Suçlama:
Bu tip ailelerde herkes herkesi suçlar. Evde iş yapmaktan bunalan anne çocuklarını suçlar, midesi ağrıyan baba kabahati eşinin yemeklerinde bulur, canı ders çalışmak istemeyen çocuk kardeşini suçlar v.s.

4- İnsan Olmanın Gereği Olan 5 Temel Özgürlüğü İnkar:

Algılama Özgürlüğü
Sağlıksız ana baba çocuklarını geçmişe, geleceğe veya olması gerekene yönlendirir. Şu anda ve burada olan olayları olduğu gibi algılamalarına izin vermezler.
Örnek: Çocuk zevk aldığı bir çizgi filmi izlerken:
- Anne şu bitsin dersimi yapacağım.
Anne: Çabuk o televizyonu kapat. Zaten tembelin tekisin, hemen dersini yapacaksın.

Kendi Düşündüğünü Olduğu Gibi İfade Edebilme Özgürlüğü
Sağlıksız ana baba çocuklannın ne düşündüğüyle ilgilenmez, ne düşünmesi ve yapması gerektiğiyle ilgilenir.
Çocuk: Matematik kursuna gitmeyi düşünüyorum.
Anne: Sen kursa bile gitsen matematiği yapamazsın. En iyisi sosyal bölümlerden tercih yap. Duyguları İfade Edebilme Özgürlüğü
Sağlıksız aile ortamı içinde, çocuğun hangi duygular içinde olduğuna önem verilmez. Hangi duyguları ifade etmesi gerektiği daha önemlidir. Çocuk gülüyorsa gülmesi, ağlıyorsa ağlaması kınanır. Çocuğa kızma hakkı verilmez.
Bir Şeyi İsteme ya da Reddetme
Özgürlüğü
Sağlıksız ailede çocuğun neyi, ne zaman istemesi gerektiği sürekli kendisine söylenir. Sağlıksız ailenin bağımsız insana tahammülü yoktur.
Olmak İstediği Yönde Gelişerek Kendi Özünü Gerçekleştirme Özgürlüğü
Sağlıksız ailede kimin ne olması gerektiği dolaylı ve dolaysız sürekli kendisine empoze edilir. Bu tür yönlendirme küçükken nasıl bir oyun oynayacağı ile ilgili iken büyüdükçe hangi mesleği seçmesi ve kiminle evlenmesinin gerektiğine dönüşür.
5- Konuşmak Yasak Kuralı:
Aile üyelerinin ailenin işleyişi ile ilgili kurallar üzerinde konuşmaları, tar- ’JTr tışmaları. fikir yürütmeleri
6- Güvensizlik:
Sağlıksız ailelerde kimse kimseye güvenmez. Anne yaşlanınca kimsenin ona bakmayacağına inanır, baba evlenen çocukların onları unutacağını düşünür v.s. Böyle ailelerde yetişen kimseler kimseden saygı ve koşulsuz sevgi görmedikleri için yardım etmek isteyenlerin bir art düşüncesi vardır sanılır.
7- Kırgınlık ve Küskünlük:
Sağlıksız ailelerde kırgınlık ve küskünlükler çok ve devamlıdır. Ailede iletişim eksikliği olduğu için sorunların temeline inilmez, küserek karşıdakinin davranışını değiştirmesi beklenir.
Aileleri tam sağlıklı ve tam sağlıksız olarak nitelemek yanlıştır. Biraz sağlıksız, oldukça sağlıklı gibi bir dereceleme daha uygun düşer.
Aile kurumunun sağlıklı ve düzenli bir şekilde işleyebilmesi için bazı ihtiyaçların karşılanmış olması gerekir. Bu ihtiyaçlar şunlardır:
1- Ana-Baba İhtiyacı: Anne ve baba ailenin düzenini en çok etkileyen temel öğelerdir. Ailede sağlıklı ana-baba rollerini benimsemiş anne-babaya ihtiyaç vardır. Anne veya babanın olmadığı ailelerde aile düzeni çarpık olur.
2- Değerli Olma İhtiyacı: Tüm aile üyelerinin değerli olması sözkonusudur. Ergenlik çağındaki çocukların çetelere dahil olmasının nedeni kendilerini önemli görmeyen aile ortamlarına bir tepkidir.
3- Güven Duyma İhtiyacı: Aile içindeki kişilerin emniyette olduğu, dışardaki tehlikeli olayların aile içine giremeyeceği duygusu bu ihtiyacın altında yatar. Güven ortamı sağlanamazsa aile üyeleri güven duydukları başka bir ortama yönelir.
4- Yakınlık ve Dayanışma İhtiyacı: Ailedeki bireyler birbirlerine yakınlık duyuyor ve güveniyorlarsa, ailenin dışında karşılaşılan stres yaratan olumsuz olaylar bireyler üzerinde yıkıcı etki göstermezler.
5- Sorumluluk Duygusunu Paylaşma İhtiyacı: Ailede tüm bireyler kendilerine düşen sorumluluk payını almak zorundadırlar. Çocuklarına sorumluluk vermeyen ana-babalar, kendi yaşamlarını biçimlendirmekten aciz sürekli başkalarının gözetiminde olmaya yönelik bireyler yetiştirirler.
6- Zorluklarla Mücadele Ederek Onların Üstesinden Gelmeyi Öğrenme İhtiyacı: Çocuğun içinde bulunduğu gelişme aşamasına uygun zorluk derecesindeki sorunlarla çocuğun başbaşa bırakılması, onların kendine güvenli bireyler olarak yetişmeleri için gereklidir.
7- Ailede Mutluluk ve Kendini Gerçekleştirme Ortamı Bulunması İhtiyacı: Çocukların anne babaları tarafından kabul edilip sevilip desteklenmesi onları mutlu ve hayatlarında doyumlu kılar.
8- Sağlıklı Bir Manevi Yaşam Oluşturma İhtiyacı: Evrenin bir bütün olduğu, bu bütün içinde yaşanan her olayın ve bireyin kendine özgü benzersiz bir yeri olduğu anlayışı manevi özgürlüğün temelini oluşturur. Bu tür temel bizdeki tasavvuf anlayışına uygun düşer. Birleştirici kaynaştırıcı, evrensel bir dünya görüşü geliştirir. Sağlıklı manevi temeli olan insanlar güler yüzlü, sevecen, diğer insanlara ve doğaya karşı saygılı bireyler olurlar.
Sağlıklı aile düzeni, ailenin ihtiyaçlarını doğal olarak karşılar ve her aile üyesi o aileye ait olmaktan mutludur.
Sağlıksız aile düzeninde ihtiyaçlar karşılanmaz ve aile üyeleri mutsuz ve doyumsuz oldukları halde bu hastalıklı durumu devam ettirebilmek için çaba gösterirler. Çünkü insanlar aile düzenlerinin devam etmesi gerektiğine inanırlar.
O halde bizler için önemi asla tartışılamayan aile düzenimizi en doğru ve sağlıklı şekilde devam ettirmek için elimizden gelen gayretin de fazlasını göstermemiz gerektiğine inanalım.

Kaynakça:
Yetişkin Çocuklar. Doğan Cüceoğlu.
Çocuk Ruh Sağlığı, Prof. Dr. Atalay Yörükoğlu.



İSTENMEYEN DAVRANIŞA CEZASIZ ENGEL OLMAK

- Sana ikide bir sokakta bir şey isteme demedim mi?
- Şu ıspanağı yemezsen çok kızacağım tamam mı?
- Ben sana küfür etme demedim mi, geri zekalı?
- Odanı topla.
- Sokağa çıkınca birşeyler istemen beni sinirlendiriyor, seninle çıkmak istemiyorum.
- Bu sefer ıspanağın böreğini yaptım beğenirsin.
- Güzel kızımsın, ağzına o kelime hiç yakışmıyor.
- Kitapları şu rafa koyalım, oyuncakları şuraya, odan böyle toplu oldu işte.
Sorun olan davranışa cezasız engel olmak için çocuk davranışı yapmadan evvel tedbir almalıyız.
* Önleyici açıklama yapılarak beklentiler açıklanmalı.
* Bir müddet zorlamamalı veya değişik alternatifler sunulmalı.
* Davranışa önce kendimiz, örnek olmalı yapmadığımız şeyler için beklenti içinde olmamalı.
* Beklenen alışkanlıkları açık ve net bir şekilde anlatmalı.

PRATİK
BİLGİLER
- Fırında et pişirirken, etlerin iyice pişip pişmediğini anlamak için, çatalı ete batırın, eğer çıkan su az ve de koyu kahverengi ise, etiniz pişmiş demektir.
- Bifteklerin çok kuru olmaması için, kızgın yağda kızartılmalı ama pişirme süresi 5-6 dakikayı geçmemelidir. Aksi takdirde et çok kuru olur.