Editörden...

Merhaba

Hangi din, dil, ırk veya milletten olursa olsun, insanlar için önemli şeylerden biri de hayatı anlamlı kılmaktır, insan, hayatın anlamını en çok değer verdiği unsurlarla kurar. Bir Müslüman için hayatın anlamı dinî, ahlâkî ilkelerden, en özlü haliyle “kutsal” değerlerden neşet eder. Müslüman bir bireye hayatım kaybetmesinden daha acı olan şey, hayatın anlamını oluşturan unsurların anlam kaybına uğramasıdır.
Günümüzde iletişim araçları hızlı bir şekilde hem var olan değerleri sorgulamakta hem de yeni değerler üretmektedir. Bu haliyle medya, ulaştığı insanlar için hayatı anlamlandırmada küçümsenmeyecek bir etkiye sahip görünmektedir. Bu etki, yaşamın önemli birer anîam unsuru olan dinî, ahlâkî, millî ve kültürel değerleri tahrip etmeden, sağlıklı bir değişim, gelişim ve varolma sürecine insanları sürükleyebildiği oranda faydalıdır.
Diyanet İlmi Dergi, Diyanet İşleri Başkanlığının diğer yayın organları gibi bir takım değerlerin farkında olarak, millî ve manevî değerleriyle sağlıklı nesillerin yetişmesine katkıda bulunma çabası içindedir. Bu amaçla Başkanlığımız, toplumu din konusunda sahih kaynaklara dayalı doğru bilgi ile aydınlatmak ve İslâmî ilimler alanında temayüz eden değerli bilim adamlarımızın birikimlerini toplumla buluşturmak amacıyla yaklaşık elli yıldır diğer yayınlarıyla birlikte, “Diyanet İlmi Dergi” ile de toplumun hizmetindedir.
Bu sayımızda birbirinden farklı konularda hazırlanmış güncel dini tartışmalara ışık tutacak değişik makaleler bulacaksınız. Son yıllarda dinler arası diyalog çalışmalarıyla, dünyada yaygın olarak yaşanan problemler karşısında değişik İnanç gruplan arasında ortak bir tutum belirlemek amacıyla yapılan toplantılarda, dinlerin ve İlâhi kitapların ortak yönlerine vurgu yapılmakta, farklılıklara çoğu zaman değinilmemektedir. Bu bağlamda Doç. Dr. M. Fatih Kesler’in “Kur’an-ı Kerim’i Önceki Vahiylerden Ayırt Eden Bazı Özellikler” isimli makalesi, sözü edilen konularda farklı bir bakış açısı getirme çabası içindedir. Dr. Selim Arık’m Hz. Peygamberin sözlerinde teşbih konusunu ele aldığı makalesinde ise Hz. Peygamberin eğitim ve öğretim açısından teşbihe verdiği önem anlatılmaktadır.
İletişim teknolojileri alanında yaşanan gelişmeler hiç şüphesiz günümüz insanının bir nesil öncekilerle kıyaslanamayacak oranda daha çok şeyden haberdar olmalarım sağlamaktadır. Günümüz insanının önceki nesle göre dünya dinleri ve kültürleri konusunda daha çok bilgisi olduğu açıktır. Bu durum, İslam kelamı açısından ne ifade etmektedir? Bu konuda klasik İslam kelamcılannın tartışmalarını Dr. Recep Ardoğan’m “İlahi Mesajın Ulaşmadığı Kimsenin Allah’ı Bilme Yükümlülüğü” isimli makalesinde bulacaksınız.
Prof. Dr. Mehmet Şeker, “Osmanlı Arşiv Belgelerine Göre İhtida Etmenin Şartları” başlıklı makalesinde günümüzde de aktüalitesini koruyan ihtida konusuna Osmanlı dönemindeki resmî tutum açısından bir açılım getirmektedir. Dr. İhsan Soysaldı ise “Yunus Emre’nin İnsan Anlayışı” isimli makalesiyle okuyucularımıza büyük velinin günümüze yansıyan örneklik veçhesini ortaya koymaktadır.
Dergimizin bu sayısında ayrıca Mustafa Koç’un kaleme aldığı, 2004 yılma kadar Din Psikolojisi, Din Sosyolojisi, Dinler Tarihi, Din Felsefesi ve Din Eğitimi alanlarında Diyanet İlmi Dergi’de yayınlanan ve araştırmacılara büyük kolaylıklar sağlayacağını düşündüğümüz makaleler hakkındaki genel değerlendirmeler ile söz konusu makalelerin yayınlandıkları yıl, sayı ve sayfa numaralarını gösteren fihristin yer aldığı makaleyi okuma imkanı bulacaksınız.
Daha farklı konuların işleneceği yeni sayımızda buluşmak ümidiyle...
Yüksel Salman