BİR EMANET VE SORUMLULUK
GIDA GÜVENLİĞİ
Dr. Lamia LEVENT ABUL
Gıda, insanoğlunun hem bedensel hem de ruhsal ihtiyaçlarını karşılayan temel bir nimet olarak Allah’ın lütfudur. Kur’an-ı Kerim’de birçok ayette yiyeceklerin ve içeceklerin temiz, helal ve faydalı olması gerektiği vurgulanır. “Ey insanlar! Yeryüzündeki helal ve temiz olan şeylerden yiyin…” (Bakara, 2/168) ayeti, hem tüketiciler hem de üreticiler için bir uyarı ve sorumluluk çağrısıdır. Tarladan sofraya gıda güvenliği, tarımsal üretimden başlayarak tüketicinin tabağına kadar gelen tüm süreçlerde sağlığın korunması, israfın önlenmesi ve doğaya zarar verilmemesi anlamına gelir. Bu süreçte üreticinin toprağı doğru işlemesi, üretim esnasında temiz su kullanılması ve zararlı maddelerin ürüne bulaştırılmaması elzemdir. Peygamber Efendimiz (s.a.s.) bir hadis-i şerifinde, “Her kim bir ağaç diker veya bir ekin eker de ondan bir insan, bir hayvan ya da bir kuş yerse bu onun için sadaka olur.” (Buhari, Edeb, 27) buyurmak suretiyle tarımsal faaliyetlerin bir bakıma ibadet değeri taşıdığına işaret etmiştir.
Modern dünyada, gıda üretimi sırasında sıkça karşılaştığımız hileler, israf ve çevreye zarar verme gibi uygulamalar insan sağlığına zarar vermesinin yanında Allah’ın emanetine de ihanettir. İsra suresinde geçen, “...Yiyin, için fakat israf etmeyin. Çünkü Allah israf edenleri sevmez.” (Araf, 7/31) ayeti, gıda güvenliğinin temel ilkelerinden biri olan sürdürülebilirliği desteklemektedir. Dolayısıyla gıda güvenliği, tüm insanlık için sadece sağlık ve ekonomi meselesinden ibaret olmayıp aynı zamanda dinî bir sorumluluktur. Allah’ın bize emanet ettiği toprağı ve nimetleri korumak, temiz ve helal gıda üretimini sağlamak, hem dünyamız hem de ahiretimiz için bir vazifedir. Bu bilinci kuşanarak hareket eden her insan, hem Yaradan’a karşı şükrünü yerine getirmiş hem de içinde yaşadığı topluma hizmet etmiş olur.
Diyanet Aile Dergisi olarak bu ay son derece hassas bir konuyu “Tarladan Sofraya Gıda Güvenliği”ni sayfalarımıza taşıdık. Tüm insanlığı ilgilendiren bu konuyla ilgili sayımıza Prof. Dr. Selman Türker “Tarladan Sofraya Gıda Güvenliği”, Dr. İbrahim İlhan ise “Gıda Güvenliğinde İslami Yaklaşımlar” başlıklı yazılarıyla katkıda bulunurken İç Hastalıkları ve Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Vedat Göral gıda güvenliğiyle ilgili sorularımıza cevap verdi. Bu ay söyleşi konuğu olarak şair, edebiyatçı A. Ali Ural’ı ağırladık.
Sizleri dergimizle baş başa bırakırken bu ay içinde idrak edeceğimiz Berat Kandili’nin insanlık için hayırlar getirmesini Yüce Allah’tan niyaz ediyor, keyifli okumalar diliyorum.