Makale

Moskova Merkez Camii’nde Kardeşlik Coşkusu

Moskova Merkez Camii’nde
Kardeşlik Coşkusu

Ömer Faruk SAVURAN
Diyanet İşleri Uzmanı

Değişik coğrafyalarda, farklı zaman dilimlerinde, rengi ve dili bir olmayan milyonlarca insan ilahî çağrı ile aynı yöne, aynı amaca yönelir ve birliktelik oluşur. İnanan milyonları bir yapar, iri yapar, diri yapar ve aynı safta birleştiriverir bu bağlılık. Bir anda kardeş olur insanlar. Köprüler kurulur gönülden gönüllere. Bir vücut hâline gelir bu topluluk. Birinin sıkıntısı diğerlerini etkiler, rahatsız eder. İyi günde sevinci paylaşır, zor günde acıları. İhtiyaç anında yardımlaşır kardeşler. Artık farklılık sadece görselde, uzaklık sadece mekânlardadır. Çünkü onlar uzak değildir; hislerde, dualarda, hüzünde, kıvançta, sevinçte, yardımlaşmada, kıblede, inançta birdir ve yakındır.
Uzak olan yakınlardan biridir işte Moskova. Ülkemizde her bayram gazete manşetlerinde Moskova sokaklarında namaz kılan Müslümanların haberi haber sitelerinde fotoğrafları yer alır. Moskova’nın sert kışı, bol yağmurlu diğer mevsimleri gözükür o fotoğraflarda. İnanmış yüreklerin samimiyeti hissedilir. Onlarca farklı milletin aynı safta yer alınışına şahit olunur. Rusya Federasyonu’nun genelinde yaşayan 20 milyondan fazla Müslümanın özetidir aslında toplanan yaklaşık iki yüz bin inanan…
Bayram sabahını Moskova’da yaşamayı tarif edemezsiniz gerçekte. Sadece o coşkuyu yaşarsınız. Evden çıkıp camiye varıncaya kadar sokaklarda metroda insan seline kapılırsınız. Tanımadığınız onlarca insanla bayramlaşırsınız. Camiyi çevreleyen tüm caddeler bir mescit olur, içiniz burkulur, tekbir sesi tüylerinizi ürpertir. Bilinçaltımızda Moskova farklı şeyler hatırlatır bazen. Sovyetler dönemi ve komünizm ile özleşen bu şehirde değişik gelir bu manzara. Ve tüm bu his yoğunluğu içinde Rusya Federasyonu’nda İslam’ın tarihinin sahabe dönemine kadar gittiğini hatırlarsınız bir anda. Derbent’de, Bulgar’da bu izlerin aynı samimiyet aynı şuurda yaşatıldığı gözünüzün önüne gelir. O mirastır aslında hissettiğiniz coşku… Tatar, Özbek, Tacik, Kırgız, Çerkes ve diğer onlarca diğer millet o mirası yaşar… Moskova gözyaşlarına inanmaz derler ve o anda Müslümanların gözyaşlarını içlerine aktığı dönemlerden bugünlere gelişini hayal edersiniz… Altınordu Devleti, Kazan Hanlığı, Kasımoğulları’nın mirası da yaşar bu şehirde… Müslümanların bu şehre katkısını gözler ve hissedersiniz, çünkü Rusların da tabiriyle “Moskova kolay kurulmamıştır.” Sonra, Rusya Müslümanlarının birliktelik çabaları için toplandıkları kongrelerin önemini düşünürsünüz… Günümüzde Moskova’nın yoğunluğunda bazen gündelik yaşamda da birlik haline fark edemezsiniz bu kalabalıkları. Bazen de değişik coğrafyalardan iş için gelmiş insanlara rastlarsınız sokakta, pazarda her yerde. Türkçenin her lehçesini konuşursunuz, “Selamün Aleyküm” dersiniz tanımasanız bile ve hemen aynı coşku kaplar içinizi tekrar. Rahmet dersiniz teşekkür ederken… Ve aslında burada başlar belki de Moskova Merkez Camii’nin hikâyesi…
Tarihi çok eskilere dayanan Moskova Müslümanlarından Kasımoğlu Hanlığının torunlarının girişimiyle 1904 yılında inşa edilmiştir cami. Müslüman Tatar mimarisinin ve geleneğinin birikimi yansır burada. İnşa edilmesinden kısa bir süre sonra başlar Sovyet rejimi. Ama bu cami Moskova’da yegâne, Rusya Federasyonu topraklarında ise açık kalan ender camilerdendir. Kendi içinde onlarca önemli olayı ve bu coğrafyanın âlimlerinin hatıralarını saklar bünyesinde. İkinci Dünya Savaşında, yaşadıkları toprakları savunma için birleşen ve kazanılan zaferde büyük katkılar sağlayan Müslümanların toplanma mekânı; Musa Carullah, Alimcan Barudi ve Rızaeddin Fahrettin’in geleneğini yaşattığı bir ilim merkezidir.
Sovyetler Birliğinin yıkılması ile yeni bir dönem başlar Moskova’daki Müslümanlar için. Ve bu cami Rusya Federasyonu’nda faaliyet gösteren çatı kuruluşu konumundaki dinî idarelerden biri olan Rusya Federasyonu Müftüler Konseyi Başkanlığının merkezi olur. Moskova’nın merkezi olur Müslümanlar için. Belki de ismi bundan dolayı Moskova Merkez Camii’dir. Mimari açıdan Rusya Federasyonu Müslümanlarının geleneklerini yansıtan mimari tarza 18.900 m² alana yeniden inşa edilen camide iki minare yer almaktadır.
Gönül coğrafyasının bu önemli merkezi için Türkiye halkı, Başkanlığımız ve Türkiye Diyanet Vakfı da caminin iç tezyinat işlerini üstlenerek kardeşlerine desteğini göstermiştir. Anadolu insanının emeği, ülkemizin en usta ellerinin hat ve tezyinat birikimi, ahşap ve mermer işçiliğinin en nadide örnekleri, halısı, vitrayı, çinisi, avizesi…
Yerel formda Moskova’da hayat bulur kardeşlik; Türkiye’den kurulan köprü Moskova’nın içine uzanır. Farklı coğrafyada yaşasalar da bir safta durduğumuz bu toplulukların sevincine ortak olursunuz artık. 10.000 kişinin aynı anda namaz kılabileceği bu ibadethane sayesinde artık Müslümanlar biraz daha rahat edecek ve Moskova’nın sessiz ama önemli bir unsuru olduklarını da göstermeye devam edeceklerdir. Türkiye için gönül coğrafyasının başkentlerinden Moskova Merkez Camii’nin yeri farklıdır hislerde. Moskova Merkez Camii de Türkiye’den “kardeşlerini” hisseder içinden…
23 Eylül 2015 Çarşamba günü Kurban Bayramı’nın arefesinde çifte bayramı yaşayan Moskova’daki bu coşkuya Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN, Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir PUTİN ve Filistin Devlet Başkanı Mahmut ABBAS da ortak oluyor. Diyanet İşleri Başkanlığımızdan ise Prof. Dr. Hasan Kamil YILMAZ ve Türkiye Diyanet Vakfı yetkilileri şahitlik etmiştir…
Moskova Merkez Camii’nin yeniden hayat bulmasında yoğun çabaları ve emeği bulunan Rusya Federasyonu Müslümanları Dini İdare Başkanı ve Müftüler Konseyi Başkanı Sayın Ravil GAYNUDDİN duygularını şu şekilde paylaşıyor bizimle;
Bizlere çok yakın olan Türkiye’deki Müslüman kardeşlerimi selamlamaktan çok mutluyum.
Moskova Merkez Camii’nin tarihi 111 sene öncesine gider. İnşaat edildiği tarihten bu yana faaliyette olan az sayıdaki ibadethanelerden biridir. Caminin tarihi İslam’ın toplumuzdaki yeri, Müslüman organizasyonlar ile devlet yöneticilerinin diyaloğunun gerçek bir tarihi ve şahididir. Sovyetler birliği döneminde de ülkenin büyük bir bölgesinin dinî merkezi olma fonksiyonunu devam ettirmiştir.
Moskova Merkez Camii inşaatında da dualarıyla, gönülleriyle, maddi ve fikri açıdan bu yardımlara şahit olduk. Bu destek çok değerlidir. Çünkü biz bunda Türk halkı ve yöneticilerinin Rusya Federasyonu ve Rusya Müslümanları ile olan diyaloğunu görmekteyiz. Diyanet İşleri Başkanlığı ve Türkiye Diyanet Vakfı tarafından üstlenilen işler ile Türkiye’den gelen ustalar Rusya Federasyonu’nda yaşayan Müslümanların kültürünü yansıtan ince ve eşsiz bir şekilde hayat vermişlerdir. Moskova Merkez Camii’nin eşsiz görüntüsü, dünyanın önemli başkentlerinden ve çok büyük tarihi mirasa sahip Moskova’ya uyumlu iken aynı zamanda Müslümanların toplumdaki önemini ve gerek günümüzde gerekse de tarihin her aşamasında devletin inşasında Müslümanların katkısının öneminin altını çizmektedir. Müslümanların birliği ve kenetlenmesi, Müslümanların haklarının korunması ve geleceğe daha güzel bir şekilde bakmasını sağlayan bir faktördür.