Makale

Sevgiliden

KİTAP TANITIMI

Sevgiliden

Dr. Kıyasettin Koçoğlu
DİB/Eğitim Uzmanı

Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları,
Ankara 2008, 112 s.

Eserler vardır ki karanlığın içerisinden çekip alır okuru ve her satırında güzelliklerin en üst mertebesini keşf ettirirken, hazzın da doruğunda gezdirir onu. Bunlarda yazarların üstün sanatsal kabiliyetlerinin çok önemli olduğu bir gerçek olmakla birlikte seçilen ve işlenilen konularında önemi oldukça belirleyici olmaktadır.

Hz. Peygamberi konu edinen ehli insafın kaleme aldığı eserler, ondan bahsederken her satırında âlemlere gönderilmiş bir rahmetin damlalarını taşımış, sevgi bahçesinden bir gül, karanlıkları aydınlığa çeviren nurdan bir parça ve hep kelamların en güzelinden demet bir esinti veya parça taşımaktadır.

Çünkü o, insanlığa gönderilen rahmet halkasının sonuncusu, son nebi ve son peygamberdir. İnsanlık, cehalet devri zifiri karanlıklarının içinde yaşarken Mekke’de rahmet güneşi olarak doğan Hz. Peygamber’in nuru altında yeniden insan olmanın onurunu ve gururunu yaşamaya başlamıştır. Çünkü o, Yüce Allah’ın göndermiş olduğu en güzel hediye ve rahmetlerin en üstünüdür. Kur’an onu en güzel örnek, şahit, müjdeci, uyarıcı ve alemlere rahmet olarak tanımlamaktadır.

Müslümanlar için Hz. Peygamberi en doğru şekilde anlamak ve onun örnek kişiliğini hayatın her alanında yaşatmak en önemli meselelerinden birisi olmuştur. Her ne zaman bireysel ve toplumsal bazda istenmeyen süreçler yaşadığında hep onunla olan irtibatın niteliği ve niceliği sorgulanarak işe başlanmıştır. Çünkü onun temsil ettiği hayat insanların kıyamete kadar her türlü problemlerine cevap verebilecek ve dünya ve ahiret saadetinin en güzel şekilde sağlayacak bir yaşamın düsturlarını kapsamaktadır. Çünkü insanlığın örnek alabileceğini yegane güzelliklerin timsalidir.

Bugün için önemli sorunlardan birisi de Hz. Peygamber’in örnek hayatı ile kendi hayatımız arasında iyi bir köprü kurulamayışı ve insanlığa örnek olacak ahlaki duyarlılığa sahip dindarlıkların üretilmeyişidir. Bu köprünün inşası için onun hayatını çok iyi bilmek, anlamak ve idrak etmek gerekmektedir. Bugün onun güzel ahlakına yol göstericiliğine, onun sevgisi etrafında birleşmeye diğer zamanlardan daha az değildir. İnsanlığın giderek bireyselliğe yöneldiği bir ortamda, hayatımızı güzel değerlerle inşa edebilmek için, o büyük şahsiyeti tanımalı ve çok sevmeliyiz. Hz. Peygamber’i sevmek demek onun insanlığın huzur ve mutluluğu için yaptığı çağrıyı güncelleştirerek hayatımıza yansıtmak, güzel ahlakını davranışlarımızın mihveri ve rehberi yapabilmektir. Bu itibarla Kutlu Nebi’nin gönülleri sevgiyle birleştiren, kin, nefret ve intikamını sevgi ve müsamahaya dönüştüren rahmet ve barış yüklü çağrısına kulak vermeli, sahih dinî bilginin ışığında manevi hayatımızı zenginleştirmeli, uzaklıklarımızı yakın edecek kardeşlik köprüsünde birlikte yürütmeliyiz.

İnsan sevdiği kişi için her şeyini ortaya koyar, her cümlesinde ondan bir şeyler yer alırken, fiillerinde de onu temsil eder, baktığı gördüğü şeylerde ondan bir şeyler bulmaya kısaca onu yaşamaya çalışır. Aslında beşer âleminde bu kadar sevilmeyi hak eden en birinci kişi Sevgili Peygamberimizdir. Çünkü onu ne kadar bilip, anlar ve onunla hayatımızı anlamlandırırsak insanlık basamaklarında biraz daha terakki etmemiz anlamına gelmektedir. Bu anlamda onu anne, baba, çocuk ve hatta kendimizden daha çok sevebilmemiz olarak tanımlanan peygamber sevgisi bir anlamda kendimizi sevmemizin en anlamlı ifadesidir ve bunun en önemli başlangıç adımı onu bilmek ve tanımaktır. Bu bağlamda yapılan her çalışma çok önemlidir. Çünkü sevgiliden, onun hallerinden bahsetmektedirler ve onların insanlığın en ücra köşelerinde neşvü nema bulmaları için bir çabayı yansıtmaktadırlar.

Bu bağlamda rehberlik niteliği yapmak üzere piyasaya çıkan eserlerin kullandıkları bilgilerin doğruluğu, üslubu ve görsel içeriği vb. yönlerden niteliklerinde ve niceliklerindeki keyfiyet önem arz etmektedir.
Bugün tanıtımını yapacağımız eser Kutlu Doğum Haftası faaliyetlerinde halka ücretsiz olarak dağıtılarak Hz. Peygamber’in evrensel ve rahmet yüklü mesajının anlaşılarak güncel hayata aktarılmasına katkı sağlamasının hedeflendiği bir çalışmadır. Çalışma beş ehil kalemin kaleme aldığı yazılardan oluşmaktadır. Eserin isminin “Sevgiliden” olarak konulması da hem içeriği hem de eserin iletmesi gereken mesaj açısından oldukça anlamlı gözükmektedir.

Prof. Dr. ½erafettin Severcan’ın kaleme aldığı eserin birinci ana başlığı olan “Sevgili (s.a.s.)’nin Farklı Dinî Gruplarla Hayatı Paylaşımı” altında Hz. Peygamber’in Müslüman din kardeşleri ensar ve muhacir arasında hayatı paylaşımı, Yahudilerle, siyasi birlik, Hristiyanlarla paylaşımız, inanç hürriyeti konuları ele alınmaktadır.

Prof. Dr. Erdoğan Pınarbaşı’nın kaleme aldığı ikinci ana başlık “Allah ve Elçisinin İyi ve Güzel Olana Yönlendirilmesi” ismini taşımaktadır. Bu başlık altında Kur’an-ı Kerim’in hayatın anlamını açıklaması, açıklayan, aydınlatan ve yol gösterici oluşu, iyi ve güzel olanı göstermesi ve güzelliklere yönlendirmesi, bireysel ve toplumsal hayatımızla ilgili öğütleri ve Kur’an’da iyilik ve yardımlaşma konuları ele alınmaktadır.

Doç. Dr. İbrahim Görener’in kaleme aldığı “Dindarlık” başlığı altında iyi Müslüman olmanın iyi dindar olmak anlamına geldiği, dindarlığın Allah’a gönülden bağlı olmak, peygambere güvenmek, inancı değişikde olsa başkalarına tahammül edebilmek, hem dünyayı hem de ahireti dikkate almak, Müslümanca yaşamak ve Müslümanca ölmek anlamlarına geldiği üzerlerinde durulmakta ve dostluk ve kardeşlik ele alınmaktadır.

Yrd. Doç. Dr. Menderes Gürkan’ın kaleme aldığı “Hz. Peygamber’in Aile Hayatından Yansımalar” başlığı altında ise hanımlarının dilinden Hz. Peygamber anlatılmaktadır.

Doç. Dr. Celal Türer’in kaleme aldığı “Birlik Ruhu ya da Tevhid Felsefesi” başlıklı yazıda tevhid insanı Allah’a, takvaya, ilme ve hakikate bir çağrı olmasının üzerinde durulmakta ve “Sevgi ve Barış” konusu var oluştan kaynağa ve sevgiden barışa boyutları ile ele alınmaktadır.

Eser daha çok günümüzde öne çıkan problemler dikkate alınarak başlıklandırılmış ve kullanım alanlarına uygun olarak sade dil ve kolay anlaşılacak bir üslup ile kaleme alınmış. Konular ele alınırken pratik hayata daha iyi yansıtılacak boyutların daha belirginleştirildiği göze çarpmaktadır.

Eser farklı açılardan Sevgili Peygamberimiz’in Allah’tan getirdiği ilahi daveti, yolumuzu aydınlatan sünnetini, örnek ahlakını, hayat yüklü mesajları ve evrensel ilkelerini daha yakından tanıyıp sevmemize ve hayatımızın her alanında yaşatmaya yönlendiren şekil ve içeriğe sahip yazılar içermektedir. Özetle eser, sevgili Peygamberimiz’in yüreklerdeki sevgisine katkıda bulunmak üzere okurlarını beklemektedir.