Makale

Mutluluk Yuvası

Kutup Yıldızı
Musa Mert

Mutluluk Yuvası
Dedelerimiz, Peygamber Efendimizin evine “Hane-i Saadet” derlerdi. Yani; “Mutluluk Yuvası”. Çünkü her ailenin örnek alması gereken mutluluk orada yaşanırdı.
Peygamber Efendimiz mükemmel bir aile reisiydi. Aile bireylerini çok severdi. Onlar da Peygamber Efendimizi çok sever, onunla vakit geçirmekten hoşlanırlardı. Akşamları bir araya gelerek sohbet ederlerdi. Peygamber Efendimiz onlara ibretli hikâyeler anlatırdı. Sevgi dolu sözler söyler, hâl ve hatırlarını sorardı.
Hane-i Saadet’te yaşayan çocuklar birbirlerini çok severdi. Kendi aralarında oyunlar oynarlardı.
Peygamber Efendimiz de zaman zaman oyunlarına katılır, onlara tatlı şakalar yapardı. On yıl hane-i saadette yaşamış bir çocuk olan Enes bin Malik, o mutlu evin neşeli ortamını şu sözlerle anlatır:
—“Çoluk çocuğuna ve aile fertlerine karşı Peygamberimizden daha şefkatli hiçbir kimse görmedim. Peygamberimiz, biz çocukların arasına karışır, güler yüzle şakalar yapardı.”
Peygamber Efendimiz aile bireyleri arasında asla ayırım yapmazdı. Kız çocuklarının sevilmediği bir toplumda o, bütün çocuklara değer verirdi. Çevresindeki anne babalara “Allah’tan korkun, çocuklarınız arasında adaletli davranın.” diye emrederdi. “Allah, öpmeye varıncaya kadar her konuda çocuklarınız arasında adaletli davranmanızı sever.” buyururdu.
Doğan her bebek tüm aileyi sevindirirdi. Aileye katılan bu minik üye için yemekler hazırlanıp yakınlarla yenirdi. Bayram sevinci hep birlikte yaşanırdı.
Peygamber Efendimiz zor ve sıkıntılı zamanlarında da aile bireylerinin yanında olurdu. Dertlerini dinler, güzel sözlerle onları teselli eder, elleriyle gözyaşlarını silerdi. Kimse dertleriyle tek başına bırakılmazdı.
Dayanışma içinde yaşadıklarından ailede hiç kimse kendisini yalnız hissetmezdi. Kimi zaman yoksulluklarla dolu zor günler yaşadılar. Şikâyet etmek yerine Allah’a şükredip sıkıntılara el birliğiyle karşı koydular. Aile fertlerinden vefat edenler için birlikte gözyaşı döktüler. Birbirlerine daima destek oldular.
Peygamber Efendimiz, aile bireylerinin görüşlerini önemserdi. Bir konuda karar vermesi gerektiğinde onlara da danışır, fikirlerini alırdı. Önerilerine kulak verirdi. Onlarla konuşurken güzelce konuşur, sözleri bitinceye kadar dinler, asla sözlerini kesmezdi. Ev işlerinde de yardımcı olurdu. “Allah Resulü evinde ne yapardı?” diye soran bir kimseye Hazreti Aişe şu cevabı vermiştir:
— “Allah Resulü evinde, herhangi bir insan gibi davranırdı. Herhangi birinizin kendi evinde yaptıklarını yapardı. Ailesinin işlerini görürdü. Ayakkabısını tamir eder, elbisesini dikerdi. Hayvanlara yem verir, koyununu sağardı. Kendi özel işleriyle, kişisel bakımıyla ilgilenirdi. Buna benzer işler yapardı. Namaz vakti geldiği zaman, ezanı duyunca da hemen namaza çıkar, namaz kılardı.”