Büyüteç
Nesrin Aktaran
Temiz ve Güzel Çevre

Merhaba arkadaşlar, yazının başlığını okur okumaz büyütecimizi bu defa hangi konu üzerine tutacağımızı tahmin ettiniz öyle değil mi? Evet, bu sayımızda yaşadığımız ve içerisinde bulunduğumuz çevre için neler yapabileceğimize, nasıl koruyup daha iyi bir hale getirebileceğimize bakıyoruz. Peki sizce çevre nedir ve nereden başlar, dilerseniz önce bu soruların cevabına kısaca değinelim.
Aslında bunu hepimiz biliyoruz. Yaşadığımız alana, içerisinde en çok vakit geçirdiğimiz yere çevremiz diyoruz. Bu da odamızdan başlar; evimiz, evimizin önü, sokağımız, okulumuz ile devam eder. Hatta tüm dünyayı ve evreni de kapsar desek abartmış olmayız.
Peki buradan yola çıkarak size bir soru sorayım. Odamızdan başlayarak etrafımızı temizler ve güzelleştirirsek tüm dünya güzelleşir mi sizce? Mesela herkes kendi kapısının önünü süpürse, çöp atmasa temiz olmaz mı? Evlerinin önünde küçük de olsa toprak bir alan varsa ve orayı yeşillendirse güzel görünmez mi? Ya da saksılar içerisinde rengârenk çiçekler ekse, bahçe ve balkonlara koysa bütün mahalle hoş bir görüntüye kavuşmaz mı?
Çevremizi güzelleştirmek için daha fazlası da yapılabilir dediğinizi duyar gibi oldum. Evet, balkonumuzda, evimizin önünde, okulumuzda bulunan boyası gitmiş saksıları boyayıp, eğer hasar görmüşlerse onarabiliriz. Ya da mahallemizde kurumuş ağaçların yerine yeni bir fidan dikebiliriz.
Okulda öğretmenlerimiz, okul idaresi ve velilerle iş birliği yaparak ağaç dikme kampanyaları başlatabiliriz. Hatta çevre düzeni yapan kurum ve kuruluşlardan yardım alarak bitki ve ağaç dikimine katkı sağlayabiliriz. Yapılacak ne kadar da çok şey varmış, haksız mıyım? Hem biliyor musunuz, temiz ve güzel bir ortamda yaşamak hem beden hem de ruh sağlığımızı olumlu yönde etkiler. Ne güzel.
Görüyorsunuz ya, küçük fedakârlıklar yaparak bulunduğumuz çevreyi korumak, temiz tutmak ve güzelleştirmek elimizde. Hem bu çevre sadece bizim değil, hayvanlar, bitkiler ve diğer tüm canlılara ait aynı zamanda. O halde temiz ve güzel bir çevre için neler yapabileceğimizi artık çok iyi biliyoruz öyle değil mi?