Makale

BUHARA HUKUK OKULU

KİTAPLIK

BUHARA HUKUK OKULU
Sema Bayar
Buhara hukuk okulu hem özel olarak Hanefilik içerisinde hem de genel olarak İslam toplumlarındaki hukuk yaklaşımları arasında geliştirdiği özgün bakış açısı ile dikkate değer bir ekoldür. Okul, hem hukuk tarihi hem de hukuk edebiyatı açısından araştırmacılara önemli kaynaklar sunar. Bu tür kaynaklara salt dinî nitelikleri ile yaklaşmak, tarihsel birer veri olduğunu göz ardı etmek bir talihsizlik olarak nitelendirilebilir. Zira İslam hukuku gibi bin yılı aşkın bir sürede ve farklı coğrafyalarda çeşitli hukuk ekollerine kapı aralamış bir sistem göz önünde bulundurulduğunda dogmatik değil aksine dinamik bir hukuki yaklaşımdan bahsedilebilir. Kendi zamanının sosyoekonomik ve kültürel yaşantısından nüveler barındırır.
Prof. Dr. Murtaza Bedir “Buhara Hukuk Okulu” adlı eserinde fıkıh edebiyatının bir hukuk tarihi kaynağı olduğu vurgusundan hareketle vakıf hukuku bağlamında Hanefi hukuku üzerine bir incelemede bulunur. Eser zaman açısından da sınırlandırılarak X-XII. yüzyıl dönemine hasredilmiştir. Tarihî belgelerin yoğunluğu Memlük ve bilhassa da Osmanlı dönemlerine dair incelemelerde bulunmak isteyen araştırmacıların önünü açmaktadır. Daha önceki dönemler ise kaynakların sınırlı olması sebebiyle çalışılması zor bir alan olarak karşımıza çıkar. Eser, bu açıdan da mevcut boşluğu doldurmayı amaçlamıştır.
Çalışma araştırmanın çerçevesi ve yöntemi hakkında kısa bir bilgi veren giriş bölümünün ardından iki ana kısımdan oluşur. Birinci kısım “Teorik ve Tarihsel Arka Plan” ismini taşır. Alt başlıklarda Hanefi hukuk ekolünün teşekkülüne, buhara hukuk okulunun doğuşuna yer verilir. Bu değinilere ek olarak eserler ve müellifler üzerinden dönem hakkında da çeşitli bilgilere temas edilir. İkinci alt başlık olarak “Buhara Hukuk Okulundan Hukuk Algısı ve Vâkıât” yer alır. “Vâkıât: İçtihadın Kurumsallaşması” bu bölümde dikkate değer bir temas olarak karşımıza çıkar. Birinci kısımda son olarak da fıkıh ve rey kavramları ele alınır, bu kavramlarla ilgili olarak özellikle modern içtihat tartışmalarına ve mezheplere değinilir. Birinci kısımda esas olarak orta dönem İslam ve Türk tarihinin Orta Asya kesitinde fikri arka planı ortaya konulmaya çalışılmış ve hukuk tarihi merkeze alınmıştır. Zira İslam hukukunun tarihsel bağlamı dikkate alınarak hangi terimlerle konuştuğunu, hukuk dediğimiz kavramın nasıl somutlaştırıldığını ifade etmek açısından söz konusu tarihi arka planın doğru bir şekilde inşası elzemdir.
Eserin ikinci kısmında vakıf hukuku üzerine yoğunlaşılmıştır. Öncelikli olarak Orta Asya hukukçularının vakıf hukukuna katkılarını görünür kılmak adına önceki dönemlerde vakıf hukukunun doğuşu ve tarihsel seyri, yaşadığı gelişim yahut değişimlere değinilmiştir. Ardından da buhara hukuk okulunun vakıf öğretisinin gelişimine katkısı işlenmiştir. “Vâkıât Edebiyatı” adı verilen ve çalışmanın ana kaynakları olan eserlerde vakıf doktrininin tarihsel süreçte nasıl bir değişim, dönüşüm geçirdiğinin üzerinde durulur. Bu kısımda ayrıca buhara hukuk okulunun geliştirdiği hukuk ve vakıf hukuku anlayışının Osmanlı hukuku üzerindeki etkisi, dolayısıyla Osmanlı devletinin hüküm sürdüğü coğrafyadaki yansımasına da dikkat çekilir.