Makale

TIBBÎ MÜDAHALE İLE GEBELİĞİN SAĞLANMASI-ALEVİLERLE EVLENMEK

DİN İŞLERİ YÜKSEK KURULU FETVALARINDAN

TIBBÎ MÜDAHALE İLE GEBELİĞİN SAĞLANMASI

İster kadın, ister erkekteki bir arıza sebebiyle olsun, tabii ilişkiyle gebeliğin gerçekleşmesi mümkün olmadığı takdirde;
a) Döllendirilecek yumurta ve sperm, her ikisinin de nikâhlı eşlere ait olmak, yani bunlardan herhangi biri yabancıya ait olmamak;
b) Döllenmiş olan yumurta, başka bir kadının rahminde değil, kendi rahminde (yumurtanın sahibi olan eşin rahminde) gelişmek;
c) Bu işlemin, gerek anne, babanın; gerek doğacak çocuğun maddî, ruhî ve aklî sağlığı üzerinde olumsuz bir etkisinin olmayacağı tıbben sabit olmak;
şartıyla, normal yoldan gebe kalması ve anne olması mümkün olmayan evli hanımların, çeşitli tıbbi yollarla gebeliklerinin sağlanmasında, İslâmî hükümler açısından bir sakınca görülmemektedir.
Başka kadının yumurtası veya kocası dışında yabancı bir erkekten alman sperm ile bir kadının gebeliğinin sağlanması ise insanlık duygularını rencide etmesi ve zina unsurlarını taşıması sebebiyle câiz değildir.
KARDEŞ ÇOCUKLARININ BİRBİRİYLE EVLENMESİ
Kardeş çocuklarının (Amca, hala, dayı ve teyze çocuklarının) birbiriyle evlenmeleri dinen câiz olmakla birlikte, uygun olan yakın akraba ile evlenmemektir.
ALEVİLERLE EVLENMEK
İslâmî hükümlere göre, müslüman hanımların, müslüman olmayan erkeklerle evlenmeleri câiz değildir.
Peygamberimiz Hz. Nuhammed (S.A.S.) in insanlığa tebliğ ve hayatında tatbik ettiği dini hükümlerin doğru ve gerçek olduğunu kabul eden ve müslümanım’ diyen herkes, kendilerine ister sünnî, ister alevî denilsin, müslümandır.
Buna göre, İslâm’ın sınırlan içinde bulunan kimselerin, kendilerine ister sünnî, ister alevî denilsin, müslüman hanımlarla evlenmelerinde dinen bir sâkınca yoktur.