Makale

MEVLİD KANDİLİ

MEVLİD KANDİLİ

İsmet SELİM

Ordu Müftüsü

28 Mayıs 1969 Çarşamba günü­"nü Perşembe’ye bağlayan gece 1389 Hicret yılı Rebîülevvel ayının 12. gecesine müsadif Mevlid Kandili idi. Yüce Peygamberimizin dünyayı teşriflerinin yıldönümüdür. Bütün dünya nizamının bozuk oldu­ğu, en büyük puthânelerin yapıl­dığı, Allah’a ibâdet yerine putlara tapıldığı, lüpçülük, yağmacılık âle­minin baş döndürücü bir şekilde gelişip tezahür ettiği, ahlâkın ta­mamen tefessüh ettiği kısa bir ifa­de ile insanlık şeref ve haysiyeti­nin katledildiği koyu bir cehalet devrinde âlemlerin medâr-ı İftiharı, Peygamberler kafilesinin serdârı Hazret-i Muhammed Mustafa (S.A. V.) nın nûru, gün doğmadan bütün dünyayı aydınlığa kavuşturdu. Bu muazzam meş’âle ağaçları ve taşları secdeye getirdi, putları devirdi, kü­für saraylarını yıktı, paslı sinelerin, puslu fikirlerin ilâcı, îman edenlerin baş tâcı oldu.

Ondört asır evvel yine böyle bir gecede kumdan ayın ondördu gîbî bir öksüzün çıkıvermesi iman­sız çevrelerde büyük bir telâş, îmanlı gözlerde sonsuz bir sevinç yarattı. Zîra bundan sonra insanlı­ğın yüzü gülecekti ve güldü de. Hz. Muhammed (SAV.) ve arkadaşlarının örnek mesaîsi netice­sinde Ka’be-i Muazzama putlardan temizlendi. Bütün mâbetlerde mâbud-u hakîkîye ibâdet’ edildi. Yapılan her türlü vaadlere, dünya ser­vetine yan bile dönüp bakmadan, baskı, İşkence ve eziyetlere göğüs gererek yoluna devam eden Resûlullah her hareketiyle ahlâkı ta­mamlamak için gönderilen büyük bir Peygamber olduğunu isbat etti. İslâmiyet O’nun sayesinde Allah’ın yardımiyle bütün dünyaya yayıldı. Bugün altıyüz milyonun üstünde olan Müstümanlar bu Yüce Peygamberi tâzîmle anmakta, ona sa­lât ü selâm getirmektedirler.

Peygamberimiz Mîlâdî 571 ta­rihinde Arabistan yarımadasında Mekke şehrinde doğdu. Annesinin adı Âmine, babası Abdullah, dedesi Abdulmuttalib’dir. Süt annesi Hali­me isimli bir hanımdı. Peygamberi­miz doğumundan İki ay önce baba­sını, altı yaşında iken annesini, sekiz yaşında iken de dedesini kay­betti. Sekiz yaşından sonra uzun müddet amcası Ebû Tâlib’in hima­yesinde büyüdü.

Dâimâ doğruluğu ve en güzel ahlâkı şiar edinen Rasûl-i Ekrem düşmanları tarafından da i’tımâda şayan olarak tanınır ve takdir edi­lirdi. Bütün maddî ve mânevî gü­cünü İslâm’ın gelişmesine hasretti ve risâlet görevini tam olarak yaptı.

Aziz Müslüman! Bu mübârek geceyi aile efradına ve bilhassa ço­cuklarına iyice anlat. Gençlerimiz her türlü şehvet panayırlarının câ­hili değilken, birçok insanlar noel yortusunda çamları devirip müski­rat içinde boğularak kendilerini kaybederken Peygamberinin doğum yıldönümünü hiç bilmeyişi, hatırla­maydı veya aldırış etmeyişi çok fe­cîdir. O halde durma vazifeni yap. Başkalarının noel yortusunda ço­cuklarına aldıkları hediyeleri sen de Mevlid Kandilinde al ve yavrularını sevindir. Peygamberimiz’den söz aç ve O’nun sevgisini çocuklarına aşılamaya çalış. Asıl mevlid bu ge­ce okunur. Mevlîd-i Şerîf vâsi Vasiy­le Rasûlu’llâh’ı ve Ashâb-ı Kirâm’ı hatırla. Onlar gibi kuvvetli bir îman, sağlam bir ibâdet, temiz bir ahlâk sahibi olmaya gayret et. Yegâne rehber ve önderin, ilham ve kuvvet kaynağın Allâh’ın Rasûlü olsun. Bu arada o büyük kurtarıcıya hayâsız­ca dil uzatan birtakım îmandan nasîbi olmayanlar seni şaşırtmasın. Rasûl-i Ekrem’in hayâtındaki düş­manları lâyık oldukları en büyük cezâyı çekmişlerdir. Bugünkü muâ- nzlarının da Allâh’ın lânetine uğrayacaklarından şüpheniz olmasın. Siz Allah’ın sesine kulak veriniz.

Cenâb-ı Hak buyuruyor ki:

"Muhakkak Allah da, Allah’ın melekleri de, o Nebiyy-i Ekrem ü- zerîne salât ve selâm getirirler. Ey İman edenler, siz de O’na salât ve selâm getirin. Ey mü’minler Pey­gamberin size getirdiğini alın, ya­sak ettiğini bırakın, Allah’tan ve kı­yamet gününden korkanlar için Rasûlu’llah ne güzel örnektir."

Aziz dindaşlarım! Mahzâ âlem­lere rahmet olarak gönderilen Rasûl-i Kibriya’nın veciz Hadîs-i Şeriflerinden birkaçını beraberce samî­mi olarak dinleyelim;

"Sizden biriniz, benî evlâdın­dan, ana babasından ve bütün Müslümanlardan daha çok sevmedikçe îman etmiş olamazsınız."

“Size Öyle bir emânet bırakı­yorum ki; ona sarıldıkça yolunuzu aslâ şaşırmazsınız. O emânet Allah Kitabı Kur’ân’dır.”

"Nefsim yed-i kudretinde olan Allâh’a yemîn ederim ki, siz îman etmedikçe Cennet’e giremezsiniz ve birbirinizi sevmedikçe de olgun mü’min olamazsınız. Size bir şey söyleyeyim, onu yaptığınız zaman sevişirsiniz: Aranızda selâmı yayı­nız."

Peygamber Efendimizin Ha­dîs-i Şeriflerini ve hayâtını tahrîr ve tasvirde, edîb ve şâirler dahi aczlerini ifâde etmektedirler. İman­lı şâirlerimizin şu mısraları konuyu ne güzel özetler:

Hakk’ın bize bir atâsıdır O,

En sevgili Mustafâ’sıdır O.

Vasfında sözün hulâsasın al,

İnsandı, fakat melekten efdâl.

Dünya neye sahipse O’nun vergisidir hep,

Medyun O’na cem’iyyeti, medyun O’na ferdi.

Medyundur O ma’sûma bütün bir beşeriyet,

Yâ Rab, bizi mahşerde bu ikrâr ile haşret.

Ey Şâh-ı Risâlet! Bizden en de­rin sevgi, saygı, her türlü ihtirâm Sana; sonsuz salât ü selâm Senin üzerine olsun yâ Rasûla’llâh!