Makale

OSMANIJ ŞEYHÜLİSLÂMLARININ TERÂCÎM-İ AHVÂLİ OSMANLI ŞEYHÜLİSLAMLARI

OSMANIJ ŞEYHÜLİSLÂMLARININ TERÂCÎM-İ AHVÂLİ OSMANLI ŞEYHÜLİSLAMLARI

«Şeyhü’l-İslâm ve Müitî’l-Enâm»
12
ABDÜ’L-KAADİR ÇELEBİ EFENDİ

Süleyman-ı Kaanûnî devri Müftilerindendir. Hamid’li Mehmet Efendinin oğludur. Abdü’l-Kaadir Çelebi, evvelki hayâtını Bursa da Müderrislikle geçirdi. Gayet fakir idi. Maişetini te’mîn için hususî muallimliğe sülük etti. Süleyman-ı Kaanunî’nin mukarreblerinden Mustafa Ağa’ya muallim oldu. Mumâileyhin vasat atiyle bazı medreselerde müderrislikler elde etti. Nihayet Bursa Kadılığına nail oldu (927). Abdü’l-Kaadir Çelebi için bu tarihten i’tibâren devr-i ikbâl başgösterdi. Az bir fasıla ile İstanbul Kadısı (929), Anadolu Kazaskeri oldu. Kazaskerliği zamanında ordunun umûr-ı şer’iyyesini hakkıyle îfâ etti. On dört sene kadar Anadolu Kazaskerliği ettikten sonra fart-ı istikaameti, azline sebebiyet verdi (944), yevmî yüz elli akça ile tekaaüd oldu. Bu müddet zarfında ıfâ-yı hacc-ı şerîf için Mekke-i Mükerreme’y© gitti. Avdetinde Müftilik mansıbını ihraz eyledi ise de devr-i ikbal ve saltanatı çok sürmedi. Bedenen nâ-mizaç bulunması Hasebile Müftilikden isti’fâ etti. Bursa’da yevmî iki yüz akça ile tekaaüdü ihtiyar eyledi. Yedi sene sonra yetmiş yaşını tecâvüz etmiş olduğu halde vefat etti. Müddet-i fetvâsı üç aydır. Kabri Bursa’da kendi bina ettirdiği medresenin civarındadır. «Göçtü o fâdıl 955» vefatına tarihtir. Abdü’l-Kaadir Çelebi Efendi’nin bâzı âsâr-ı manzumesi vardır.

«Şeyhü’l-İslâm ve Müftil-Enâm»
13
MUHYİ’D-DÎN EFENDİ :
«Fenari Zade»

Muhammed el-Fenârî ahfâdındandır. Pederi Rumeli Sadrından Muhammed Şâh Efendi’dir. Muhyi’d-Dîn Efendi (851)’de dünyaya geldi. Mebâdi-i ulûmu pederinden tahsil etti. Zamanının ulemâsından Hatîb Zâde ile Efdal Zade’nin mecâlis-i ilmiyyesinden istifâde eyledi. İlk evvel İstanbul’da Ali Paşa, Bursa Sultan Medreselerine müderris oldu. Bildhara birbirini müteakip Edime (925), İstanbul (926) kadılıklarına, üç sene sonra Anadolu Kazaskerliği’ne nâil oldu. Onbeş sene kadar bu vazifeyi îfâ eyledikten sonra yüz yirmi akça vazife ile tekaaüd edildi (944). Tekaaüdü hengâmmda hacca gitti, avdetinde tekaaüd ulûfesi iki yüz akçaya iblâğ edildiği gibi uhdesine Müfittik mansıbı da ihale olundu (948). Üç sene altı ay kadar vazîfe-yi fetvayı îfâ eyledikten sonra isti’fâ etti, yevmî iki yüz akça ile tekaaüdü icrâ olundu. .Muhyi’d-Dîn Efendi, ihtiyâr-ı tekaaüdü müteakip çok yaşamadı, iki sene sonra vefat etti. , «Muhyi’d-Dîn oldu azim rahmeteh 954» vefâtma târihtir. Kabri Ebû Eyyûbü’l-Ensârî civarındadır. Fenârî Zâde Muhyi’d-Dîn Efendi, talâkat-i lisâna mâlik, hakîkat-perest bir zât idi. Ulûm-ı fıkhiyye ile meşgul olur, ekseriya şiire de rağbet ederdi. Fukarâ ve sulehâyı sıyânet eder, hukûk-ı ibâdı vikâyeye sarf-ı gayret etmekten geri durmazdı. Seyyid-i Şerîf’in Şerh-i Miftâh’ma haşiyesi, Sadrü’ş-Şerîa’ya müteallik risâleleri meşhurdur. Dîvânı mu’teberdir. Dereski’de, Rumeli Hisarında birer mescidi vardır. (Devam edecek)