Sağlık Konuları:
KALB İNFARKTÜSÜ - KALB KRİZİ
Prof. Dr. Sabih OKTAY
Halk tarafından kalp krizi, hekimlerce kalb infarktüsü adı ile anılan hastalık kalbi besleyen damarlardan birinin tıkanması sonucu meydana gelir.
Vücudumuzdaki her organ, her bölüm, canlılığım muhafaza edebilmek için damarlar yolu ile yeter miktarda kan almalıdır. Bir organa veya bunun bir bölümüne kan vermekle görevli bir damar hastalanarak tıkanacak olursa bu organ veya bunun belli bir bölümü kansız kalır; bu yüzden beslenemez; beslenmeyince de canlılığım kaybeder; birkaç gün içinde bozulur; harabolur; nihayet ölür. Bu ölen bölümün yerinde, kana pek ihtiyacı olmayan nasır gibi bir doku meydana gelir. Bu yeni doku eski canlı dokunun yerini almış olmakla beraber onun görevini başarabilecek nitelikte değildir; sadece ölen bir dokunun bıraktığı boşluğu doldurmuştur; o kadar.
Kalbte de iş böyledir. Kalb, bütün ömür boyunca bir su pompası gibi durmadan çalışan bir organdır. Kan onun sayesinde bütün vücut içinde dolanmaktadır. Bu ağır işi başarabilmek için kalbin kasılan etlerinin bolca kan alması gerekir. Kan, kalb etlerine, çok muhtaç olduğu besi maddelerini ve oksijeni getirir. Kalb de bunları sarfederek durmadan kasılmak ve kendisine gelen kanı pompalamak imkânım bulur. Kalbi besleyici damarlardan birinin tıkanması halinde kalbin belli bir bölümü kansız kalır ve bir kaç gün içinde bozularak ölür. İşte kalb infarktüsü damarı tıkanan bir kalb bölümünün ölüşüne verilen addır.
Kalb infarktüsü çok tehlikeli bir hastalıktır. Bu hastalığa yakalananların dörtte bir kadarının ilk bir kaç hafta içinde öldükleri tesbit edilmiştir. Yapılan bütün yeni tedavilere rağmen bu miktarı % 10-15 in altına indirmek mümkün olmamıştır. Hastalık kendisini şiddetli bir göğüs ağrısı ve halsizlikle gösterir. Ağrı, boyuna, omuzlara, kollara sırta doğru vurur. Hastalar çok halsiz, bitkin hale gelirler. Böyle bir durum karşısında hemen bir hekime haber verilmelidir. Hekim hastanın ağrısını dindirecek bir iğne yapar ve hemen rahat bir yatağa yatırılarak hareketsiz kalmasını tavsiye eder; bitkinlik hali ile mücadele için başka iğnelere başvurur. Ağrılı devre bazan bir iki gün sürer. Bundan sonra da hastaların 1-2 ay kadar yatakta kalmaları gerekir. Kalpteki ölen bölümün tamir edilip bunun yerini sağlam bir nasır dokusunun alması için böyle bir istirahat süresinin geçmesine ihtiyaç vardır. Bu esnada hastaların yumuşak başlı olmaları, hekimin sözünden dışarı çıkmamaları gerekir. Ancak bu suretle ölüm ihtimali azalır.
Kalb infarktüsünün başlıca sebebi, damar sertliğidir. Ancak sertleşerek bozulan damarlar, günün birinde tıkanırlar. O halde kalb infarktüsüne yakalanmamak için damar sertliğinden korunmak lâzımdır. Damar sertliği irsiyet (Soyaçekim) ile çok ilgilidir. İrsiyete karşı koymak insanın elinde değildir. Bununla beraber damar sertliğinden korunmak için insanların yapacakları pek çok şeyler de vardır. Bunları şu suretle özetlemek mümkündür.
1 — Fazla yemek yiyerek şişmanlamaktan kaçınmalıdır. Çünkü şişmanların kalb krizine yakalanmaları ihtimali zayıflarınkinden çoktur.
2 — Et yağı, süt yağı gibi hayvani yağlar az yenmeli (vita, sana gibi yağlar da bu bakımdan diğer hayvanı yağlardan farksızdırlar); soya yağı, mısır yağı, ayçiçeği yağı, pamuk yağı gibi sıvı halindeki bitkisel yağlar tercih edilmelidir. Şişmanlığa sebep olduklarından bütün yağların, gençlik çağları geçtikten sonra, az yenmesi uygundur.
3 — Sigara içilmemeli veya çok azaltılmalıdır.
4 — Devamlı olarak sinirlenmekten, üzülmekten, öfkelenmekten günün bütün saatlerini ve gecenin bir kısmını yorucu çalışmalarla geçirmekten sakınmalıdır. Çalışma saatleri dışında çalışmayı bırakmak, tatil zamanlarında iyice eğlenmek ve dinlenmekte gereklidir.
5 — Yürümek çok faydalıdır. Yürümek için hiçbir fırsatı kaçırmamalıdır. Bu bakımdan otomobillerin İnsanları hareketsizliğe sevk etmek suretiyle çok zararlı oldukları gösterilmiştir. Buna karşılık bisiklet çok faydalı bir taşıt aracıdır.
6 — Şeker hastalığı olanlar perhizlerini bozmamalı, arada bir kan şekerlerini kontrol ettirmelidirler. Çünkü kontrolsüz giden şeker hastalığı damar sertliğine müsait bir ortam yaratır.
7 — Kalb infarktüsüne en çok yakalananların şişman, çok yiyen ve sigara içen, çok çalışan ve devamlı olarak ruhî gerginlik içinde bulunan, 40 yaşının üzerindeki erkekler olduğu anlaşılmıştır. Bu gibilerin bir hekime başvurarak kendilerini kontrol ettirmeleri ve yaşayış tarzlarım değiştirilmeleri tavsiyeye değer.