Makale

İslam Güzellikler Dinidir

Dr. Durak PUSMAZ / Haseki Eğitim Merkezi Müdürü

İslam
Güzellikler
Dinidir

Yüce Peygamberimiz bir hadis-i şeriflerinde: “Allah güzeldir, güzeli sever.” buyurmuştur. (1)
Allah güzel olduğu ve güzeli sevdiği için yarattığı her şeyi de güzel olarak yaratmıştır:
"O ki yarattığı her şeyi güzel yarattı ve insanı yaratmaya çamurdan başladı.”(2)
Yüce Allah’ın kudret elinden çıkan her sey güzeldir. Yarattığı her şeyde bir güzellik vardır. Ayet-i Kerimede çamurdan yaratıldığına işaret edilen Hz. Adem (a.s.)’dır. Allah, ilk insan Hz. Adem (a.s.)’ı çamurdan yaratmış, çamura akıllara durgunluk veren bu harika güzelliği ve sekli vermiştir.
Yaratıklarının hepsi güzeldir ama bunlar içerisinde en güzel şekilde yaratmış olduğu hiç süphesiz yaratıkların en serefli- si olan insandır. Dnün için insan hakkında: "Andolsun ki biz insanı en güzel biçimde yarattık.”(3), “O Allah ki size sekil verdi ve şekillerinizi güzel yaptı.” (4) buyrulmustur.
Mademki insanı yaratan kudret onu en güzel şekilde yaratmış, öyle ise insanın da yaptıklarını güzel yapması gerekir. Kur’an-ı Kerimde : “Yaptığınız isi güzel yapınız, süphesiz ki Allah güzel is yapanları sever.” 151 buyrulur.
Zaten insanlar, hangileri daha güzel amel isliyor diye denenmek için, imtihan edilmek için yaratılmıştır. Söyleki:
Allah gökleri ve yeri insanların hangisinin daha güzel amel isleyeceğini denemek için yaratmıştır: “Gökleri ve yeri altı günde yaratan Allah’tır. Arşı, daha önce su üzerindeydi. Allah hanginizin daha güzel amel isleyeceği hususunda, sizi imtihan etmek için kainatı yarattı.” (6)
“Biz, kimin daha güzel amel islediğini ortaya koymak için yer yüzündeki varlıkları, yeryüzünün süsü yaptık.”(7)
Allah, ölümü ve hayatı, kimlerin daha güzel amel isleyeceğini ortaya çıkarmak için yaratmıştır: “O Allah ki, hanginizin daha iyi amel isleyeceğini denemek için ölümü ve hayatı yarattı. O, her seye galiptir, cok affedendir.” (8)
Yine Kur’an-ı Kerim’den öğrendiğimize göre Allah güzel is yapanlara daha güzeliyle mukabele edecektir:
“Güzel is yapanlara, güzel söz söyleyenlere daha güzeli vardır, bir de fazlası vardır.” (9)
“Bu dünyada güzel is, hayırlı amel yapanlara iyilik ve güzellik vardır.” (10)
“Göklerde ne varsa, yerde ne varsa hepsi Allah’ındır. Yaptıklarıyla kötülük isleyenlere ceza vardır. İyilik isleyenlere de daha iyisiyle karşılık verir.” (11)

“Kim bir güzel is yaparsa ona ondan daha hayırlısı vardır.” (12)
“Kim bir güzel is yaparsa, ona onun on katı verilir.” (13)
“Süphesiz ki iyilikler ve güzellikler kötülükleri siler, yok eder.” (14)
Güzel Söz
Kur’an-ı Kerim’de insanlara güzel söz söylenmesi hususunda ısrarla durulur. Mü’minler kaba, kırıcı, incitici söz söylemekten sakındırılarak, güzel söz (kavl-i hasen), yumuşak söz (kavl-i leyyin), tesirli, etkileyici söz [kavl-i beliğ), örfe uygun söz (kavl-i maruf), hos, iç açıcı söz (kavl-i kerîm), kolay söz (kavl-i meysûr) söylemeye teşvik edilmiştir. Buna aşağıdaki âyet meallerini misal olarak zikredebilir.
İsrail Oğulları
Bakara suresinin 83. âyetinde İsrail oğullarından B şeyi yapmaları hususunda söz alındığı belirtiliyor. Bunlardan biri de : “İnsanlara (hitabederken, onlarla bir konu üzerinde fikir alış verisinde bulunurken) güzel söz söyleyin” seklindedir.
Güzel Söz Basa Kakılan Sadakadan Hayırlıdır
Bakara sûresinde güzel bir sözün basa kakılan sadakadan daha hayırlı olduğu belirtilmiştir:
“Güzel, tatlı bir söz ve kusurları bağışlama, peşinden eziyet gelen bir sadakadan daha hayırlıdır.” (15)
Evet bir yoksula sadaka verip sonra basına kakarak onun gönlünü incitip kırmaktansa, güzel ve tatlı sözlerle teselli etmek daha hayırlıdır, daha güzeldir.
Yetimlere ve Fakirlere Güzel Söz Söylenmesi
Yetimlerden bahsedilirken: “Onlara örfe uygun güzel söz söyleyiniz.” (16) buyrulur.
Miras taksim edilirken orada hazır bulunan mirastan pay almayan yakınlara, yoksullara, yetimlere de biraz verilmesi ve onlara güzel söz söylenmesi emredilerek söyle buyurulur:
“Miras taksiminde mirasçı olmayan hısımlar, öksüzler ve yoksullar hazır bulunursa, mirastan onlara da bir sey verin ve güzel söz söyleyin (kırıcı, incitici olmayın.)” (17)
Anne-babaya Güzel Söz Söylenmesi
Anne-babaya itaat ve iyilikten bahsedilirken onlara hoş, güzel ve iç açıcı sözler söylenmesi emredilir: “Rabb’in, ancak kendisine kulluk etmenizi, anne-babaya iyilikte bulunmanızı emretmiştir. Onlardan biri veya her ikisi senin yanında yaslanırsa, onlara “öf” bile deme, onları sakınazarlama, onlara hep güzel, tatlı, iç açıcı söz söyle.” ,(18)
Akrabaya, Düşkünlere Güzel Söz Söylenmesi
“Akrabaya, düşkünlere, yolda kalan yolcuya haklarını ver... Rabbinden, yardımda bulunma imkanım dilediğin halde, durumun müsait olmadığından yardım edemiyor da yüz çevirme zorunda kalıyorsan hiç değilse onlara tatlı, yumuşak söz söyle.” (19)
Ehl-i Kitabla Güzellikle Mücadele Edilmesi
Dinimiz ehl-i kitapla da güzel geçinilmesini, onlarla dînî meseleleri tartışırken en güzel yolun tutulmasını, kırıcı ve kaba hareketlerden kaçınılmasını emretmiştir: “İçlerinde zulmedenler hariç, yahudi ve hıris- tiyanlarla en güzel şekilde mücadele edin ve söyle deyin: Biz, bize indirilene de size indirilene de iman ettik. Bizim ilahımız da, sizin ilahınız da birdir. Biz yalnız O’na boyun eğeriz.” (20)
Münafıklara Güzel Söz Söylenmesi
Nîsa sûresinin 60-62 âyetlerinde münafıkların bazı özelliklerinden bahsedildikten sonra 63. âyetinde münafıklara bile tesirli güzel söz söylenmesi emredilerek söyle buyurulur:
“İste bunlar öyle kimselerdir ki, Allah kalplerini çok iyi bilir. Onlara aldırma, onlara öğüt ver, onlara tesir edecek çok güzel söz söyle.”
Güzel Öğüt
Va’z ve insanları ir- şad edecek olan kimseler için güzel söz söylemek, kırıcı ve incitici, çirkin ve kaba sözlerden kaçınmak daha da önemlidir: Onun için irşad ve tebliğ görevinde bulunanların insanları Allah’ın yoluna hikmet ve güzel öğütle davet etmeleri emredilmiştir:
“İnsanları Rabbinin yoluna hikmetle ve güzel öğütle davet et. Onlarla en uygun şekilde mücadale et. Şüphesiz ki Rabbin, yolundan sapanı da çok iyi bilir, doğru yolda
yürüyenleri de çok iyi bilir." (21) Ayet-i kerimeden genel olarak toplumda üç grup insanın olabileceği ve bunların irşad metodlarının farklı farklı olacağı anlaşılıyor:
a- İlim sahibi, kültürlü kimseler. Bunlar Allah’ın yoluna, hak dine ilim ve hikmetle, ikna edici delillerle davet edilir.
b- İnanan halk tabakası. Bunlar, güzel öğütle, çekiçi misallerle Allah yoluna çağırılır ve irşad edilir.
c- İnkâr ve şüphe içinde bulunanlar. Bunlarla da en güzel şekilde mücadele edilir, meşru ölçüler dışına çıkılmaz.
Aslında her zaman, özellikle va’z ve irşad esnasında sözün en güzelini söylemek esastır. Yüce Rabbimiz öyle emrediyor:
“Kullarıma söyle! Sözün en güzelini söylesinler. Şüphesiz ki şeytan aralarını bozmaya çalışır. Çünkü şeytan insanın apaçık düşmanıdır.”(22)
Kur’an’ın getirmiş olduğu ir- şad ve tebliğ metoduna göne insanlara güzellikle yaklaşmak esastır. Karsıdaki insan ne olursa olsun sözün en güzeli söylenmeli, kaba ve çirkin sözlerden kaçınılmalıdır. Çünkü müslüman insana insan olduğu için değer verir. Sevgili Peygamberimiz hayatı boyunca bu yoldan ayrılmamış, hep sözün en güzelini söylemiş, en kaba insanlara bile gayet nazik olarak davranmış, hos muamele etmiştir. Çünkü yukarıdaki ayetten de anlaşılacağı üzere şeytan kabalık ve sertlikle insanların aralarını bozmaya, birbirlerine düşürmeye çalışır.
Kötülüğe İyilikle Mukabele
İnsanları eğitmenin, İslah ve irsad etmenin en güzel yollarından biri de kötülüğe karsı iyilikle mukabele etmektir. Bu bakımdan yüce Rabbimiz çeşitli âyet-i kerimelerde sevgili habibine, kötülüğe iyilikle mukabele etmesini emretmiştir.
“Sen o kötülüğe en güzeli ile karşılık ver. Biz onların vasfettiklerini daha iyi biliriz.”(23)
“İyilikle kötülük bir olmaz. Sen kötülüğü en güzel bir şekilde önle. O zaman seninle arasında düşmanlık bulunan kimse, sanki candan bir dost olur.” (24)
Fakat bu kolay değildir, herkes bunu yapamaz. Onun için bunu takip eden âyette: “Bu güzel davranışa ancak sabredenler kavuşturulur. Buna
ancak hayırdan büyük nasibi olan kavuşturulur.”(25) buyrulur.
Ra’d sûresinde de akıl sahiplerinin üstün vasıflarından bahsedilirken “Onlar kötülüğü iyilikle savarlar.” (26) buyurulur.
Kur’an’ın getirmiş olduğu irşad ve tebliğ metoduna göre insanlara güzellikle yaklaşmak esastır. Karşıdaki insan ne olursa olsun sözün en güzeli söylenmeli, kaba ve çirkin sözlerden kaçınılmalıdır.
Güzel Söz Her Zaman Meyvesini Verir
İnsan elinden geldiğince tatlı dilli, güzel sözlü olmaya çalışmalıdır. Yüce Rabbimiz Kur’an-ı Kerimde güzel sözü yemişi hiç eksilmeyen, her zaman meyve veren bir ağaca benzetmiştir:
“Görmedin mi Allah nasıl bir misal getirdi? Güzel bir sözü, kökü sabit, dalları gökte olan güzel bir ağaca benzetti. O ağaç Rabbinin izniyle her zaman meyvelerini verir. Allah insanlara misaller veriyor ki öğüt alsınlar. Çirkin söz ise toprağın üstünden sökülüp atılmış, kararsız, köksüz kötü bir ağaca benzer.” (27)
Allah’a Ancak Güzel Sözler Yükselir
“İzzet ve şeref isteyen kimse bilsin ki izzet, bütünüyle Allah’ındır. Ona ancak güzel sözler yükselir. Onları da iyi ameller yükseltir.” (28)Ne mutlu güzel amel işleyenlere ve güzel söz söyleyenlere! Ne mutlu "sözü dinleyip de onun en güzeline uyanlara!"(29)
“Ey Rabbimiz! bize dünyada da güzellik ver, ahirette de güzellik ver. Ve bizi cehennem azabından koru.”(30)

1. el-Fethu’l-Kebîr, I, 303.
2. Secde sûresi : 32/7.
3. Tin sûresi : 95/4.
4. Mü’min sûresi : 40/64; Tegâbün sûresi : 64/3.
5. Bakara sûresi : 2/195.
6. Hûd sûresi: 11/7.
7. Kehf sûresi: 18/7.
8. Mülk sûresi: 67/2.
9. Yunus sûresi: 10/26.
10. Nahl sûresi: 16/30; Zümer sûresi: 39/10.
11. Necm sûresi : 53/31.
12. Nemi sûresi: 27/89; Kasas sûresi: 28/84.
13. En’am sûresi: 6/160.
14. Hûd sûresi: 11/114.
15. Bakara sûresi: 2/63.
16. Nisa sûresi : 4/5.
17. Nisa sûresi : 4/8.
18. Isra sûresi : 17/23.
19. Isra sûresi : 17/28.
20. Ankebût sûresi: 29/46.
21. Nahl sûresi 16/125.
22. Isra sûresi: 17/53.
23. Mü’minûn sûresi : 23/96.
24. Fussılet sûresi: 41/34.
25. Fussılet sûresi: 41/35.
26. Ra’d sûresi : 13/22.
27. İbrahim sûresi : 14/24-26.
28. Fâtır sûresi : 34/10.
29. Zümer sûresi : 39/18.
30. Bakara sûresi: 2/201.