Sağlıklı Aileler İçin Sağlıklı Eğitim Projesi

"Memleket isterim/ Gök mavi, dal yeşil, tarla sarı olsun Kuşların, çiçeklerin diyarı olsun
Memleket isterim/ Ne başta dert, ne gönülde hasret olsun Kardeş kavgasına bir nihayet olsun

Diyarbakırlı şairimiz Cahit Sıtkı Tarancı’nın dizelerindeki memleketten muradı neresidir bilinmez ama şairin tarif ettiği memleketin Diyarbakır olmasını, Türkiye, İslam coğrafyası ve bütün dünya olmasını diler Diyarbakır Müftülüğü personeli, şehrin sıcaklığına yüreğinin sıcaklığını katar müftüsü, vaizi, imamı, Kur’an kursu öğreticisi ve bütün çalışanları. Diyarbakırlı şair Sezai Karakoç’un: "Diyarbekir’de kemerler kırılmıştır sıcaktan" sözleriyle dile getirdiği sıcaklığı yüreklere koyarak bütün olumsuzlukları kaldırmak ister dine hizmetkâr olan Diyanet İşleri Başkanlığı personeli.
Kimi 50 yaşından sonra köyden kente göç etmiş, kimi 15’inde evlenmiş ve kendisi bir çocuk iken çocuklarını yetiştirme sorumluluğu üstlenmiş, kimi de 10-20 kişilik geniş aile ortamında büyümüş, aile fertlerinin hizmetini yapmaya çalışırken kendi ihtiyaçlarını unutmuş âdeta… Çizdiğimiz portre uzakta değil, yanı başımızdan, başımızın tacı olan analarımızın hayatından. Kayapınar’dan, Diyarbakır’dan, Anadolu’dan…
Anadolu’da her kadının bir hikâyesi vardır... Fakat din görevlilerinin de bir amacı vardır: Allah’ın kelamını, Peygamber (s.a.s.)’in sünnetini Müslümanlara anlatmak, hatırlatmak, yaşatmak… Yani din-i mübin-i İslam’ın emirlerini yerine getirmek.
Diyarbakır’daki din görevlileri; müftüler, vaizler, imamlar, kanaat önderleri ve hayırsever insanlar… Devletin sunduğu imkânlardan faydalanarak öğretmek, bilgilendirmek, sevindirmek, mutlu etmek isterler anneleri, kızları, çocukları… Öğrettikçe huzur bulacak ve huzur verdikçe ihtiyaç sahibi kişilere/ailelere kendileri huzur bulacak din gönüllüleri. Sevindirdikleri çocuklar, anneler kadar, kendileri sevinir, karşılıksız sever ve sevilir din görevlileri.
Diyarbakır Müftülüğü din görevlilerinden oluşan bir ekip, cami ve Kur’an kurslarının faaliyetlerini çeşitlendirip, artırma ve daha çok kişiye ulaşma planları yapar. Tespit ettikleri sorunlara çözüm, sorulara cevap olabilecek projelerini ilgili yerlerle paylaşırlar. Kayapınar Kaymakamlığının da katkılarıyla “Sağlıklı Aileler İçin, Sağlıklı Eğitim” projesini başlatırlar.
Projenin başlama gerekçesini koordinatör Cemile BOZKURT şöyle anlatır: “Köyden kente göç eden kadınların sorunları bir hayli fazladır. Bunların başında şehre uyum sorunu, aileyi dış tehditlere karşı koruyamamak, aile içi iletişimsizlik, ekonomik imkânsızlıklar ve kaygılar nedeniyle çocukların sokaklarda çalışması, eğitimsizlik vb. gelmektedir. Bizim vaaz-sohbet grubumuzdaki kadınlar, Kur’an kurslarımızda eğitim gören kursiyerler, saydığımız bu sorunlar nedeniyle huzursuz olunca bu durum bizleri de rahatsız etti. Bir gece vakti çocuğu eve gelmeyen annenin/kursiyerimizin uykusuzluğuna karşı, biz de rahat uyuyamazdık. Hiç kimseye derdini dök(e)meyen, kimseye güven(e)meyen, eleştirilmekten korkan analarımızın dert ortağı olmaya, onların dertleriyle hemhal olmaya, yaralarına merhem olmaya karar verdik. Bunun için yıllık planlar yaptık, hedefler belirledik ve bütün bunları projelendirerek ilgili yerlere sunduk. Projelerimiz, SODES tarafından kabul edildi. Sıra projeyi uygulamaya gelmişti. Bunun için uygun mahalleleri belirledik. Yapmayı planladığımız etkinlikler için Proje uygulama merkezleri olarak Kayapınar Müftülüğüne bağlı Bediüzzaman, Kayapınar ve Selahattin Eyyubi Kur’an Kurslarını seçtik. Bu kurslarımızda "Çocuk gelişimi, aile eğitimi seminerleri ve okuma-yazma kursları" başlattık. Proje tanıtım sorumlusu olan arkadaşımız Zeynep ERDAL, Kur’an kurslarında eğitim gören öğrencilere projeyi tanıtıyor, mahalle sakinlerinin katılımı için çağrıda bulunuyordu. Derken çalışmalarımız karşılık bulmuş ve proje faaliyetlerimize katılım, beklediğimizden daha fazla olmuştu.
Proje kapsamındaki eğitim seminerleri ilgi görüyor, eşleriyle problemi olan kadınlar, bu eğitimler neticesinde aralarındaki problemlere çözümler üretilebildiğini, böylece problemlerin azaldığını belirterek mutluluklarını bizimle paylaşıyorlardı. Bizlere teşekkür ediyor, göz aydınlığı, gönül süruru olan evlatları ile kendileriyle huzur buldukları eşleri için Allah’a şükrediyorlardı.
Lakin halkımızın ihtiyaçlarını karşılama noktasında daha fazlasını yapmalıyız diye düşündük proje ekibi olarak. Öncelikle anneleri bilinçlendirmeliydik. Bunun için neler yapabiliriz diye düşünürken, Başkanlığımızın Aile-İrşat ve Rehberlik Bürolarında çalışan personele yönelik düzenlediği seminere katıldık. Bu seminer sonrasında "Aile Eğitimi Programıyla" bu işe başlamaya karar verdik. Kayapınar ilçe müftümüz Abdülkerim MELİKOĞLU, Kayapınar Kaymakamı ve Kaymakamlık proje koordinatörü İsmail YAVUZLAR’ın desteğiyle “Sağlıklı Aileler İçin, Sağlıklı Eğitim” projesini hazırladık.”
Bir müftülüğün halka sunacağı hizmetler bellidir, mekânlar belli, imkânlar bellidir. Bununla birlikte yapabileceklerinin en iyisini yapmaya gayrette sınır tanımayan din görevlileri, imkânsız görünen şeyleri mümkün hâle getirmek için samimiyetle çalışırlar. Diyarbakır müftülüğü ekibi de, zor bir göreve talip olmuştu. Yetişkin kadınları eğitecek, sosyal ve kültürel etkinliklerle onları bilgilendirecek, sosyal ve ailevi sorunlarına çözüm bulmaya çalışacaktı.
Koordinatör Cemile BOZKURT, proje faaliyetlerini şöyle anlatır: “Kadınlar için eğitim-öğretim, ilim-irfan yeridir Kur’an kursları. Ayrıca sosyalleşme alanlarıdır camiler ve kurslar. Kadınlarımız bu mekânlarda huzur buluyor, bilgilerini yeniliyor, danışıyor, sorularına cevap, sorunlarına çözüm buluyorlar. Biz bu mekânlardan daha fazla istifade etmelerini sağlamak için halkın acil ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak faaliyetler düzenliyorduk. Düzenlediğimiz kursların ve seminerlerin somut çıktılarının olmasına özen gösteriyorduk. Örneğin çocuk gelişimi seminerlerine katılan kardeşlerimiz, bilgilenmekle kalmayıp bu bilgilerini kullanabilecekleri alanlarda istihdam edildiler. Kurs sonunda aldıkları belge ile kreş ve anaokullarında yardımcı abla olarak göreve başladılar.
Aile eğitimi, çocuk gelişimi, okuma-yazma kurslarına katılanlar birini bitirince diğerine başlıyorlardı. Çok mutluyduk, Kur’an kurslarımızın adeta bir külliyeye dönüştüğünü görmek bizi ziyadesiyle motive ediyor ve projelendirerek hizmet sunma metodunun başarılı olması, gelecekte yapmayı düşündüğümüz faaliyetler için umutlarımızın yeşermesini sağlıyordu. Projenin finansmanı olan SODES, gerekli maddi desteği sağlıyor, proje uygulama merkezleri olarak seçtiğimiz Kur’an kurslarına, bilgisayar ve yazıcı başta olmak üzere gerekli teçhizatı sağlıyordu.”
Diyarbakır’dan sosyal ve kültürel içerikli din hizmetlerini, eğitim ve meslek edindirme ile birlikte yürüten din görevlileri her anı ve mekânı, hizmet sunmaya vesile kılmayı amaçlıyordu. Ve proje faaliyetleri çeşitlenerek devam ederken yeryüzü de tazelenmiş, mis kokularıyla gülümsemişti bahar. Aylardan nisandı. Hatemü’l-Enbiya’nın kutlu doğumunu müjdelemekteydi takvimler. Kutlu doğum haftasında, Aile ve Dinî Rehberlik Daire Başkanı Doç. Dr. Huriye MARTI’nın katılımlarıyla bir program düzenlenir. “Çocuk ve Onuru” konulu konferansa, çocuklarını tanıyabilmek, haklarını korumak, sorumluluğunu yerine getirebilmek için Anadolu’dan, Diyarbakır’dan binlerce ana katılır.
Proje faaliyetleri devam eder. Anneler günü münasebetiyle de bir program düzenlenir. Programa Kayapınar ilçe kaymakamı, Müftü ve daire amirleri aileleriyle birlikte teşrif ederler. Proje katılımcılarından dört kadın, yılın annesi ilan edilir. Kendilerine plaket ve çeşitli hediyeler verilir.
“Sağlıklı Aileler İçin Sağlıklı Eğitim Projesi” Diyarbakırlı kadınlara hayatlarındaki en güzel anlarının ilklerini yaşatmayı hedefler. Şehir dışına geziler düzenler. Ayrıca sinema etkinlikleri, piknikler, sohbetler ve dahası… Bu etkinliklere katılan altmış üç yaşındaki Ayşe teyze, proje ekibine: “Kızım sizin sayenizde hayatımda ilk defa sinemaya gittim” derken projenin hedefine ulaştığını ifade eder aslında. Proje sonunda hazırlanan değerlendirme formlarına da güzel cümleler dökülür. Öyle ki bazıları, anketi olumlu cevaplarla doldurmakla yetinmez ve anket formunun boş kalan yerlerine “Seni seviyorum SODES, seni seviyorum hocam” yazacak kadar memnuniyetini ifade etme ihtiyacı hisseder. Kızların, kadınların, anaların öğrenmelerine, sosyalleşmelerine, özgüven edinmelerine katkı sağladığı için projede görev alan personel de çok memnun olur.
2013-2014 eğitim-öğretim yılında Kur’an kurslarına talep artar. Kayıt dönemi bittiği hâlde her gün kayıt için başvuru yapmaya gelenlerle dolup taşar Kur’an kursları. Proje ekibi bu ilgiyi karşılıksız bırakmaz ve önceki projelerinin bir devamı niteliğini taşıyan; “Sağlıklı Aileler İçin Evlilik Okulu" projesini hazırlayarak SODES’e sunar. SODES’ten destek alan proje, yeni faaliyetlerle, daha güçlü bir ekip ve daha bilinçli bir hedef kitlesi ile başarılı hizmetlerini sürdürür.
Diyarbakır müftülüğü çalışanları, hizmetlerine; ailelerin parçalanmaması, çocukların eğitimsiz ve başıboş kalmaması için Anadolu’nun şefkat ve merhamet yüklü analarını bilinçlendirmeye, çocukları sevindirmeye “Sağlıklı Aileler İçin…” projeler zinciriyle devam etmektedir.